Diyalog Gazetesi

Avukatlar sorguladı

KIBRIS

Analiz raporunu sahteledikleri iddia edilen iş insanı Tekin Arhun ile eski müsteşar Turgut Muslu’yla ilgili ilk soruşturmayı yapan polisin dinlenmesine devam edildi

Bafra Turizm Yatırım Bölgesi Pis Su Artırma ve Kanalizasyon İnşaatı Projesiyle ilgili çalışma raporunun 2 ayrı sayfasını sahteledikleri gerekçesiyle yargılanan iş insanı Tekin Arhun ve eski Turizm Planlama Müdürü Turgut Muslu’nun davası sürüyor.
Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesinde görüşülen davanın sekizinci oturumunda sanıklarla ilgili ilk soruşturmayı yapan eski polis Umut Kulle’nin dinlenmesine devam edildi.
Bir önceki duruşmada sanıkların avukatı Süleyman Dolmacı tarafından sorgulanan tanık Kulle, sekizinci oturumunda avukat Serhan Çınar’ın sorularını yanıtladı.
Savunma avukatı Çınar, davaya konu sahtelendiği ileri sürülen raporla ilgili ilk ifadenin Kaskon LTD Direktörü İsmail Sergen tarafından yapıldığını ve Sergen’in raporun araştırılmasını istediğini söyledi. Çınar, Kulle’ye burada iki taraf olduğunu, bir tarafın İsmail Sergen diğer tarafın ise Turgut Muslu ve Tekin Arhun olduğunu söyledi. Çınar, “12.03.2014 tarihinde ifade aldın mı?” sorusuna Kulle, “Evet aldım ama ikinci ifadesini ben almadım” dedi. Bunun üzerine Çınar ifade tutanağını mahkemede göstererek, Sergen’in ikinci ifadesini de Kulle’nin aldığını, üçüncü ifade olan ve 2019 yılında alınan ifadenin tahkikat dosyasının ikinci tahkikat polisi Ömer Taşbel tarafından alındığını gösterdi. Kulle tutanağa bakıp bunu doğruladı yanlış hatırladığını söyledi ve 18.03.2014’te bir ek ifade daha aldığını kabul etti. Çınar, Sergen’in ifadesinin hemen ardından Turgut Muslu’dan ve projenin koordinatörü EBİ’nin sorumlusu Fahri Kaya’dan ifade alındığını ve iki gün içinde de dava okunduğunu hatırlattı. Çınar, “Fahri Kaya’dan orijinal denilen raporu aldınız, hukuk davasındaki sahtelenmiş denilen raporu da mahkemeden aldınız, karşılaştırdınız ve sahte olduğuna karar verdiniz. Peki bu raporlarda imza, mühür, tarih var mı?” diye sordu. Kulle bunların olmadığını söyleyince, Çınar Kulle’nin daha önce söylediği, “Raporlar arasındaki farklılıkları gördüm, tespit ettim” sözlerini hatırlattı ve mühim olanın bu farklılıkları kimin nasıl yaptığını bulmak olup olmadığını sordu. Kelle, buna “Evet” yanıtını verdi.
Kulle: İki rapor arasında farklılıklar gördüm
Çınar Fahri Kaya’dan, 2006 yılında hazırlanmış olan bir raporu 2014 yılında gidip istediğinde, Kaya’nın anında raporu bulup nasıl verdiğini, hangi bilgisayar ve yazıcıdan çıkardığını, raporun kaynağını görmek isteyip istemediğini sordu. Kulle bilgisayar ve yazıyı sormadığını, amacının iki raporu elde edip karşılaştırmak olduğunu belirtti. Bunun üzerine Çınar, “Acaba bu rapor kaynağında mı değiştirildi?” diye düşünüp araştırma yapmadınız mı?” diye sorunca Kulle, “Benim tahkikatla ilgili kendi görüşüm tutuklama yapıp detaylı aramaydı ancak tahkikat amirliği dava okuma ve inceleme emri verdi” dedi. Savunma avukatı Serhan Çınar, tahkikatın önce doğru başladığını, ilgili kişilerden hızlıca ifade alındığını ve iki raporun elde edilip, aralarındaki farklılıkların görüldüğünü ancak daha sonra üzerinde imza ve mühür olmayan bu iki rapor arasındaki farklılıkların kaynağının araştırılmadığını ve direkt birinin orijinal diğerinin sahte olduğunun kabul edildiğini söyledi. Çınar, “Fahri Kaya’ya, bu raporu nereden ve nasıl çıkarıp size verdiğini sormadınız mı?” diye sordu, Kulle bu soruya, “Şu an hatırlamıyorum ama muhtemelen sormadım” yanıtını verdi. Çınar bu kez de “Siz bilgisayar ve yazıcıların alınmasını düşündünüz değil mi?” diye sordu. Kulle, “Evet ben tutuklama yapıp emareleri toplamayı istedim ve fikrimi söyledim ancak tahkikat amirliği bu şekilde yapmama emir verdi” dedi.
“Yetki istedim” 
Orijinal olduğu söylenen raporun kim tarafından hazırlandığını soran Çınar Kulle’den “EBİ tarafından hazırlandı” cevabını alınca, EBİ’nin tüzel kişilik olduğunu, orada birçok çalışan bulunduğunu söyleyerek, resmi ifade tutanaklarında Fahri Kaya’nın, “Rapor bizim tarafımızdan hazırlandı” sözlerini okudu. Çınar, “Direkt kişi olarak kimin hazırladığını sordunuz mu?” diye sordu, Kulle bunu hatırlamadığını, hangi bilgisayarda hazırlanıp yazıcıdan çıkarıldığını ise sormadığını söyledi. Çınar, “Bilgisayar ve yazıcıları almadınız, bilgisayarın imajını yani hard disk kopyasını alabilirdiniz” deyince Kulle, bunların yetki istediğini ancak bunun kendisine verilmediğini söyledi.
Çınar: Tek taraflı araştırma yaptınız
Çınar, “Bu raporlar yazıcıdan çıktığına göre hem EBİ’nin hem de Tekin Arhun’un yazıcılarından örnek dahi alınsa, ilgili raporun nerede hazırlandığının bulunabileceğini söylemesi üzerine Kulle, bunları yapmak istediğini yineledi ancak kendisiyle tahkikat amirliğinin bu konuda fikir ayrılığı yaşadığını ve emrin bu doğrultuda verildiğini ifade etti.
Çınar bunun üzerine, “Ceza Yasası size yetki verir. Bir suç aletini emir olmadan da alabilirdiniz. Bunun için tutuklama yapmanız da gerekmezdi. Ama siz iki taraf olduğunu kabul ettiğiniz halde tek taraflı araştırma yaptınız. Ancak sahte denilen rapor doğruysa Tekin Arhun, orijinal denilen rapor doğruysa İsmail Sergen 154 bin sterlin alacaklı duruma gelecekti” dedi. Kulle, “Biz sadece EBİ’yi güvenilir kaynak kabul ettik. Bakanlar Kurulu kararıyla o projenin resmi koordinatörü konumundaydı” dedi. Çınar, Turizm Bakanlığı’na bağlı Turizm Planlama Müdürü Turgut Muslu’nun, üst düzey kamu görevlisi olarak güvenilir kaynak olup olmadığını sorgu ve “Muslu yapar da Fahri Kaya yapamaz mı?” sorusunu yöneltti. Kulle bu soruya, “Ön yargılı olsaydım, açık ifade almazdım” diyerek yanıt verdi.
Tekin Arhun ile Turgut Muslu’nun Turizm Planlama Dairesi’nde 5 Aralık’ta görüştüğüne dair delil olarak gösterilen, dönemin sekreteri Goncagül Özsoy’un masa takvimindeki notun fotokopisini hatırlatan Çınar, Özsoy’un Mahkemede, “Fotokopi makinası bozuktu, polis fotokopiyi nereden çekti bilmiyorum” dediğini hatırlattı. Kulle, “Fotokopiyi Goncagül Özsoy’la birlikte çektik. Aslını da hala aktif olarak kullandığını söylediği için almadım” dedi. Çınar, “2013 yılına ait bir takvim 2014 yılının mart ayında hala aktif olarak nasıl kullanılır?” diye sorunca, Kulle bunu Özsoy’un söylediğini yineledi. Kulle’nin aldığı fotokopiyi polisin emare defterine neden işlemediğini sorunca Kulle, bunun çok önemli bir emare olacağını düşünmediğini, sadece kendi aldığı ifadeyi teyit eden bir şey olarak gördüğünü söyledi.
Tanığın dinlenmesinin ardından dava görüşülmek üzere 20 Mayıs saat 11.00’e ertelendi. 

Yorumlar (1)

Magusalı 7 Ay Önce

Polis tahkikatı eksik.

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.