Aytuğ TÜRKKAN
Halkın Partisi (HP) Genel Başkanı Kudret Özersay sekteye uğrayan müzakereler ve Rumların ilerlettiği hidrokarbon sürecine ilişkin mesajlar verdi. Özsersay, Kıbrıs Türk tarafının doğalgaz konusunda süreci izler pozisyonunda kalmasını eleştirerek, politika değişikliğine gidilmesi gerektiğini söyledi.
“Gidişat şu anda, Kıbrıs Rum tarafının bayağı bir atı alıp Üsküdar’ı geçtiği bizim de arkadan baktığımız bir görüntü çiziyor” diyen Özersay, KKTC’nin Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı’yla olan anlaşma çerçevesinde adımlar atılması gerektiğini kaydetti.
“Yaşanan tıkanıklık şaşırtıcı değil”
Kudret Özersay Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Lider Nikos Anastasaidis’in Pazar akşamki yemeği ve sürecin nasıl işleyeceğine ilişkin Diyalog’un sorularını yanıtladı.
Yaşanan tıkanıklığın şaşırtıcı olmadığını ifade eden Özersay, müzakere sürecinde sürekli sıkıntıların yaşandığını ancak iki taraf da bunu görmezden gelerek davrandığını söyledi. Ciddi anlamda ilerleme olmamasına rağmen “bitti bitiyor” gibi bir hava yaratıldığını söyleyen Özersay, bundan dolayı bugün hayal kırıklığı yaşanıyor” tespitinde bulundu.
Doğalgaz konusunda Rumların süreçleri çalıştırdığını ancak Türk tarafının Akıncı’nın cumhurbaşkanı seçilmesiyle çalışmalarını durdurmasını eleştiren Özersay, Rum tarafının süreci oyalamasının bundan kaynaklandığını söyledi.
“Tepki vermeliydik”
Özersay sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir çözümün olabilmesi için doğalgaz konusunun Rum tarafını teşvik edecek ya da kımıldatacak bir araç olduğunu herkesin görmesi lazımdı. Ama maalesef ciddi bir süre kaybedildi, Rumlar aramalarını sürdürdü, Türk tarafı açıklama yapmaktan ileri gitmedi ki bu yeterli değildi. Rum tarafının çalışmaları başlattığı zaman ya Türk tarafı tepki vermeliydi ya da kendisi de çalışmaları yeniden başlatması gerekirdi. Rum liderliği çözüm olmadan da doğalgaz konusunda dilediğini yapabileceğini görüyor. Bugün yaşanan tıkanıklık Enosis’le alakalı değil, bu sadece bir kıvılcımdı. Müzakerelerin sekteye uğramasının altında yatan temel unsur Rum tarafının çözüme yaklaşmasının motive edecek bir unsurun bir bir enstürmanın elde kalmamasıdır. En azından bundan sonra teşvik edip zorlayacak bir unsur olarak doğalgaz konusu kullanılmalıdır.”
“Çözüm hayal olur” uyarısı
Rum tarafını çözüme teşvik edecek bir unsurun kalmadığı vurgusu yapan Özersay sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“Bu unsur 2004’te AB üyeliğiydi kaçırıldı, şimdi de doğalgazdır, bu da kaçırılmak üzeredir. Bu dünyaya anlatılmalıdır. Eğer Kıbrıslı Rumlar çözüm olmadan da doğalgazı çıkarıp satabileceklerini hissetmeye devam ederlerse çözümün hayal olduğunu düşünüyoruz, bunu Fransız büyükelçiye de ziyaretimizde anlattık. Kıbrıslı Türklerin de çatışmacı bir mantıkla değil ama madem ki Kıbrıslı Türklerin de bu doğal zenginlikte hakları var, o zaman Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO’)ya verilen ruhsatın daha ileriye taşıması gerekir. Son birkaç gündür İtalyan Firması ENI tarafından yayınlanan bir rapor var. Raporların içerisinde Güney Kıbrıs’ta Rumların belirlediği alanlar ile KKTC’nin belirlediği alanları açıkça kabul ediyor ve bunlar haritalarda da var. Onlar bile bunu kabul ediyor, bizler Türkiye’yi de bir miktar dürtüp, hakkımızın olduğunu pratikte göstermeliyiz. Ancak bu Kıbrıslı Rumları tetikler. İki tarafın işbirliği yapabileceği bir alan olduğunu kanıtlamak istiyorsak bunu yapmalıyız. Bir savaş gemisi uygulamasına gerek kalmaksızın bizim de bölgede arama yapabilmemiz olmalıdır. Son bir yılda bunların paralel bir şekilde sürdürülmesi gerekirdi, bundan eğer Rum tarafı şikayetçi olsaydı biz de diğer taraftaki çalışmalardan duyduğumuz rahatsızlığı ortaya koymalıydık. Burada kabahatli olan Kıbrıs Türk tarafıdır çünkü Türkiye’yi yönlendirmeliydi. Artık bu konuda kesinlikle bir politika değişikliği olması gerektiği kanaatindeyim. Gidişat Kıbrıs Rum tarafının bayağı bir atı alıp Üsküdar’ı geçtiği bizim de arkadan baktığımız bir görüntü çiziyor şu anda.”