Ömer KADİROĞLU
Türkiye’nin geçtiğimiz hafta içerisinde uygulamaya koyduğu kamu tasarruf tedbirlerini değerlendiren vatandaşlar, benzeri önlemlerin Kuzey Kıbrıs’ta da alınmasını istiyor. Özellikle kamuda araç bolluğu olduğuna dikkat çeken vatandaşlar “Polis ve itfaiye dışındaki tüm Resmi Hizmet araçları satılmalı, devlet ağır bir yükten kurtulmalı” diyor.
Resmi Hizmet Araçlarının genellikle kamu dışı amaçlar için kullanıldığını düşünen vatandaşlar, binlerce araç için ruhsat, sigorta, bakım-onarım ve akaryakıt parası ödendiğini belirterek, bunun bütçeye ağır bir yük oluşturduğunu söylüyor. Vatandaşlar; araçların satılması halinde milyonlarca liranın yol yapımına harcanabileceğini söylüyor.
Ülke iyi yönetilmiyor
Öte yandan Diyalog muhabirinin ülkede yaşanan ekonomik kriz ile ilgili de görüşüne başvurduğu vatandaşlar, kötü gidişatın tek sorumlusu olarak siyaseti görüyor. Ülkenin iyi yönetilmediğini savunan vatandaşlar, her gün değişen fiyatlardan dert yanıyor. İstikrar sözünün lafta kaldığını, günü kurtaracak nutuklarla halkın kandırıldığını savunuyor.
Vatandaş ne dedi?
Türkay Özyaşar:
Türkiye’de açıklanan kamu tasarruf önlemleri gibi tasarruf önlemleri ülkemiz KKTC’de de uygulanmalıdır. KKTC’de hükümetin alması gereken ilk önlemlere en baştan başlamalı. Onların harcamaları ve kullandıkları araçlar tamamen masraftır. Önce en baştaki masrafları kısmalı sonra da alt kademelere doğru kamunun her alanında önlem alınması gerekiyor. Kullandıkları araçlardan personel sayısına kadar her yönden tasarrufa gidilmelidir…
Çetin Karaokçu:
Türkiye’de kamuda uygulanacağı açıklanan tasarruf önlemleri gibi önlemler ülkemizde de alınmalıdır öncelikle dairelerdeki araç sayılarının azaltılması gerekiyor. Görüyoruz ki resmi devlet araçlarını kendi şahsi amaçları için kullanan memurlar ve bunların denetim altına alınması gerekiyor. Diğer yandan izaz ikramlar, yemeler içmeler azaltılmalı, gelen konuklar daha dikkatli ağırlanmalıdır…
Örfiye Polatlı:
Türkiye’deki gibi bizde de kamuda tasarruf önlemleri alınmalıdır çünkü ekonomi çok kötü bir durumdadır. Devlet tasarrufa önce çok yüksek olan siyasi maaşlarından başlamalıdır. Sonrasında ise ekonomiyi düzeltmeleri gerekiyor. Devlete ait çok sayıda araç var ve çoğu memurlar tarafından özel amaçları için kullanılıyor. Bu araç sayısının daha az olması lazım ve gerektiği zaman kullanılmalıdır. Yani özetle devlette tasarrufa gidilmelidir…
Mustafa Özten:
Türkiye’de kamuda tasarruf önlemleri açıklandı ve böylesi bir tasarrufa KKTC’de de gidilmelidir. Kamuda işin ehli insanların işe alınması gerekiyor çünkü birçok kişi saat gelsin ve işten çıkalım düşüncesi ile çalışıyorlar. Kamuda yapılacak kısıtlamalar hepimiz için gereklidir. Politikacılar maalesef çok fazla eleman alımı yapıyorlar ve bu yük de insanların sırtına yükleniyor. Bir noktadan sonra tasarrufa gidilmelidir…
Ahmet Dağhanlı:
Keşke Türkiye’de kamuda uygulanacak olan tasarruf önlemleri gibi önlemler bizde de alınsa. Her geleni o bizdendir bu bizdendir diyerek kamuda işe aldılar ve giderler çoğaldı. Hükümet kendi içinden tasarrufa başlamalı ve araçlarda, gezmelerde, yeme içmelerde müdürlerde ve müsteşarlarda ve tabi ki daha birçok alanda kısıtlamalara giderek tasarruf yapmalıdır.
Ahmet Hacıvelioğlu:
Türkiye’de kamuda tasarruf amaçlı bazı kısıtlamalar uygulanıyor ve bu gibi uygulamanın ülkemizde de uygulanmasını istiyoruz. Kamunun her yerinde özellikle devlete ait araçlar azaltılmalıdır. Devlette yapılan harcamalar vatandaşa yansıyor o nedenle kısıtlama şarttır.
Ömer Tosun:
Türkiye’de kamuda alınan tasarruf önlemleri gibi önlemler keşke KKTC’de de alınsa diyeceğim ancak bizim ülkemizde hiç bir şey yapılmaz. Kamuda tasarrufa ilk olarak Başbakanlık Cumhurbaşkanlığı ve diğer makamların araçlarından başlanmalıdır. Araçlardan sonra da personel sayısının da düzenlenmesi ve iş yapacak olanların işini bilen kişilerin orada olması gerekiyor.
Vatandaş ekonomik krizle boğuşuyor
Erbil Altıparmak:
Ülkede bu kadar çok sorun yaşanmasının tek nedeni hükümetin yanlışlıklarıdır. Yolsuzluk, rüşvet, adli olaylar ve daha birçok sorun başını aldı gidiyor. Bu yaşanan olaylar siyasetle bağlantılıdır. Yaşananlara bakılınca mevcut siyasi yapının doğru çalışmadığını görüyoruz. Ülkenin düze çıkması için ekonomiyi düzeltmek gerekiyor. Pahalılık insanları perişan etti ve hala her gün fiyat değişikliği oluyor. Ekonomi düzelirse ülke de düzelecektir.
Hüseyin Karagözlü:
Ülkede hiç bir şeyde hayır kalmadı. Hele bu hükümetin hiçbir şeyinde hayır yoktur. Bu ülkeyi darmadağın ettiler. Ülkenin gidişatı çok kötü bir durumdadır. Yolsuzluk, rüşvet ve daha birçok olay nedeniyle ülke içler acısı bir durumdadır. Yaşananlara bakınca mevcut siyasi yapının bir kuruş etmediğini görüyoruz. Biz bu ülkede yıllarca mücadele vermiş insanlarız ve bu durumu görünce üzülüyoruz. Ülkenin düze çıkması için bu hükümetin gitmesi lazım.
Hamiyet Düzgen:
Ülke gittik sonra batağa saplanıyor. Ekonomi sıfırlandı, kazanç seviyesi düştü ve insanlar zenginler ve fakirler diye ikiye ayrıldı. Orta halli insan kalmadı. Emekliyim ve maaşımı aldığımda yarısı ilaçlara gidiyor ve geçinecek durumumuz kalmadı. Bu sorunlara el atmaları gerekiyor. Bu yaşanan sorunlarda siyaseti sorumlu görüyorum ve bayağı sıkı tutmaları lazım ki toparlayabilsinler. Ülkenin düze çıkması için çok fazla çaba göstermeleri lazımdır. El ele vererek KKTC’yi refaha çıkarmaları gerekiyor…
Abdullah Demirer:
Ülkede bu kadar çok sorun olmasının nedeni siyasetle alakalıdır. Memlekette bir konuya siyaset karıştı mı her şey bozuluyor. Yaşananlara baktığımız zaman mevcut siyasetin kirlendiğini özellikle son zamanlarda çok kötü bir hale geldiğini görüyoruz. Temennimiz daha iyi daha genç ve yeni insanların siyasete girmesini istiyorum. Ülkenin düze çıkabilmesi için kendi ayakları üzerinde durabilen kimseye yalvarmadan işlerini yürütebilen bir devlet oluşturmamız gerekiyor…
Serhat İnada:
Bu ülkede bu kadar çok sorun olmasının ana nedeni ekonomidir. Temelde var olan ekonomik sorunlar her yere yansıyor. Diğer yandan adli olaylar, yolsuzluk ve rüşvet olaylarını da ben artan nüfusa kalabalıklaşan ülkeye bağlıyorum. Bu ülkenin düze çıkabilmesi için önce ekonomiyi düzeltmek gerekiyor…
Ömer Akbelen:
Ülkede bu kadar çok sorun olmasının nedeni kontrolsüz nüfus artışından kaynaklanıyor. Nüfus artışını kontrol altında tutmak gerekiyor. Ülke artan nüfus karşısında hizmet veremez durumdadır. Ülkede yaşanan sorunların siyasilerin alacağı doğru kararlarla düzeltilebileceğini düşünüyorum. Yaşananlara baktığımız zaman mevcut siyasi yapının yetersiz olduğunu düşünüyorum. Ülkenin düze çıkabilmesi için siyasilerin daha duyarlı ve daha anlayışlı olmaları ve halkın içine inerek sorunları dinleyip çözüm üretmeleri ile mümkün olabilir…
Sinan Ruhi:
Ev masrafları dışında hiçbir özel harcamamız yoktur. Tatile çıkmak hayal oldu ancak da evimizin ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Asgari ücretin biraz üzerinde emekli maaşım var ancak da evin ihtiyaçlarına yetiyor. Sağlık kontrollerimi devlet hastanesinden yaptırıyorum ancak orada doktorun yazdığı ilaçları hastanede bulamıyoruz dışarıdan da almaya gücümüz yok mecburen ilaç bekliyoruz. Bu günlerde lokantaya gidip yemek yemek her babayiğidin harcı değil artık. Eskiden ailecek gider yemek yerdik ancak bugün kelle başı bin lira vermek bütçeleri zorluyor…
Nazım Basmacı:
Ev masrafları dışında özel harcamalarımız yoktur. Sigorta emeklisiyim ve tatile falan çıkamıyorum. Sağlığımla ilgili tahlillerimi yaptırmak pek mümkün değil. Devlet hastanesinden de doğru düzgün hizmet alamıyoruz. Özel hastaneye gidiyorum çünkü 66 yaşındayım ve bundan sonra gidip de 4 saat sıra bekleyemem. Eskiden sinemaya ve restorana çok sık giderdik ancak şimdilerde eşimle birlikte ayda bir restorana gidip yemek yiyoruz. Denetim yok ve her gün daha da kötü oluyor. Kıbrıs kapısız penceresin bir eve döndü ve artık çok zor bir yaşam şeklimiz var. Savaşta silahın patladığı günden bu yana 50 sene geçti. Rumlar 50 sene ileri biz 50 sene geri gittik…
Sultan Karataç:
Ev masrafları dışında harcamalarımız yoktur. Tatile falan gidemiyoruz. Çocuklarım çalışmak zorunda ve onların çocuklarına bakıyorum. Her şey çok pahalı olduğu için iki senedir evimin tamirini bitiremiyorum. Sağlığımızla ilgili kontrolleri yaptırmaktan artık korkar olduk. Hastaneye girenlerin ölüsü çıkıyor. Ben de gözümden ameliyat oldun güya daha iyi olacak diye şimdi puslu görüyorum ve tekrar hastaneye de gitmekten korkuyorum. Tahlil yaptırmak için doktordan randevu istendiğinde iki ay sonraya gün veriyorlar. Benim bir emekli maaşım var ve dışarıda yemek yemeye veya dışarıda zaman geçirmeye yetmiyor…
Bayram İri:
En ihtiyaçları dışında özel harcamalarımız yoktur. Üç yıldır tatile çıkamıyoruz çünkü ekonomik durumumuz artık buna elvermiyor. Sağlık kontrollerimizi de düzenli yaptıramıyoruz çünkü hastaneden randevu almak artık büyük sıkıntılı. Bazen dışarıdan yemek yiyoruz ancak ekonomimiz ailecek dışarıdan yemek yemeye elverişli değildir…
Yaşar Beşir:
Ev masrafları dışında özel harcamalarımız yoktu bu şartlarda tatile çıkmak biraz zordur. Her şey çok pahalı ve ancak da geçim derdimize düştük. Sağlık kontrollerimiz için herhangi bir sıkıntı yaşamadığım için hastaneye gitmedim. Bir şey olursa da özel hastaneyi ondan bundan para ayarlayıp tercih edeceğim çünkü devlet hastanesinde bakınmak imkansızdır. Arada bir çocuklarım ve eşimle ayda bir restorana gideriz ki bunu da daha önce haftada bir yaparken şimdi ekonomik sıkıntılar nedeniyle ayda bire çıkarttık…
Leyla Zat:
Ev masrafları dışında özel harcamalarımız yok. Daha önce tatile çıkarken rahatça çıkardım ancak şimdilerde nadiren tatile çıkıyoruz. Diş bakımı ve kan tahlilleri gibi sağlık kontrollerini ekonomik sıkıntılar nedeniyle düzenli olarak yaptıramıyorum. İmkanım olsa 6 ayda bir tahlillerimi yaptırırdım. Şu anda dışarıya sadece kafeye giderdim ancak eskiden restoran eğlence mekanları ve benzeri yerlerde daha rahat zaman geçiriyorduk…
Mehmet Irmakoğlu:
Ev masrafları dışında özel harcamalarımız yoktur. Sağlık kontrollerimi düzenli olarak yaptıramıyoruz. Devlet hastanelerini kullanabilmek artık çok zor olduğu için özelden tahlillerimizi yaptırıyoruz onu da yılda sadece bir kez. Şimdilerde dışarıda yemek yemek, eğlence mekanlarına gitmek artık çok pahalı ve daha önce rahatça gittiğimiz bu yerlere artık gidemiyoruz…
Hasan Nuri 7 Ay Önce
Egemen Ayrı Devletimizden vaz geçmediğimiz gibi Tüm Dünyaya tanıtacağımız Muazzam KKTCnin Kamu Araçlarından da vazgeçmeyiz !!! TRNC forever