Suna ERDEN
Tatil için geldiği Kuzey Kıbrıs’ta arkadaşı Kahramanmaraşlı 25 yaşındaki Halil Karakız'ı öldürdüğü belirtilen Arif Gökçek (20) hakkındaki yargı süreci 3 yıl sonra tamamlandı.
Cinayet suçlamasıyla 2019 yılı Aralık ayından beri Merkezi Cezaevi’nde tutuklu bulunan sanık hakkındaki dava dün karara bağlandı.
Yargı aşamasında Halil Karakız'ın intihar ettiğini öne süren sanığın bu savunması geçersiz kılındı.
Mahkeme, Karakız’ın başına aldığı darbe nedeniyle beyin kanaması geçirerek öldüğüne daha sonra denize atıldığına bulgu yaptı.
Mahkeme intihar etmek için denize atladığı iddia edilen Karakız’ın hiç su yutmamış olmasından yola çıkarak denize düştüğünde cansız olduğu kanaatine ulaştı.
Uzun soluklu duruşmaların ardından 15 yıl hapse mahkûm edilen sanığın ailesi mahkeme önünde kriz geçirdi.
İki ifade verdi, biri kabul edildi
Halil Karakız'ı öldürdüğü gerekçesiyle yargılanan sanık hakkındaki karar dün açıklanırken,
Mahkeme Başkanı Melek Esendağlı, Arif Gökçek’i 15 yıl hapis cezasına çarptırırken, gerekçelerini açıkladı.
Esendağlı, sanığın soruşturma aşamasında polise biri gönüllü diğeri açık iki ifade verdiğini söyledi.
Başkan Esendağlı, sanığın açık ifadesinde Karakız’ın denize atlayarak intihar ettiğini söylediğini belirtti. Başkan Esendağlı, sanığın gönüllü ifadesinde ise Karakız’ın ailevi sorunları olduğunu, olay günü alkol aldıklarını, arkadaşının içtikten sonra agresifleştiğini, kendisine hareket ettiğini anlattığını söyledi. Başkan, sanığın ifadesinin devamında ise Karakız’ın kendisine saldırdığını, denize itmeye çalıştığını, “Eğer ben onu itmeseydim o beni itecekti. Yüzme bilmediğim için korktum, kendimi kurtarmak için yaptım” dediğini aktardı.
Mahkeme Başkanı Esendağlı, sanığın yargı aşamasında gönüllü ifadesini inkar ettiğini, baskı altında alındığını öne sürdüğünü, bu nedenle duruşma içinde duruşma yapıldığını ifade etti.
Başkan, yargı aşamasında mahkemeye sunulan olguları değerlendirdiklerini sanığın gönüllü ifadesinin baskı altında alınmadığına kanaat getirdiklerini açıkladı.
Esendağlı, sanığın açık ifadesinde Karakız’ın intihar ettiğini ancak bu yöndeki iddiasını ıspatlayarak bir olgu olmadığını dile getirdi.
Ciğerlerinde su yoktu
Başkan Esendağlı, yargı sürecinde savcılığın 2 adli tıp uzmanını mahkemeye dinlettiğini belirtti. Savunmanın da bir adi tıp uzmanını mahkemeye dinlettiğini ifade eden Başkan, şöyle devam etti:
“Savcılığın tanıkları Karakız’ın başına aldığı darbenin sert ve ağırlığı olan bir cisimle oluştuğunu belitti. Ayrıca Karakız’ın hiç su yutmadığı belirlendi. Savunma makamı ise Karakız’ın intihar edip denize düştükten sonra kafasını kayalara çarptığını öne sürdü.
Ancak canlı olarak denize düşen bir kişinin hiç su yutmamış olması hayatın olağan akışına aykırıdır. Bu yöndeki bulgu Karakız’ın başına aldığı sert darbe sonucu beyin kanaması geçirdikten sonra öldüğünü, daha sonra denize atıldığını göstermektedir.
Dolayısıyla savunmanın değin savcılığın tanıklarının verdiği ifadeyi dikkate alırız.”
Halil Karakız’ın başındaki yaranın ölüm öncesi oluştuğunun savcılığın tanıkları tarafından ispat edildiğine değinen Esendağlı, yaşanan olayda bir kasıt olmadığına da vurgu yaptı. Esendağlı, olayın anlık olarak alevlendiğine, sanığın Karakız’ı planlayarak veya kasten öldürmesi için bir neden olmadığına vurgu yaptı.
Başkan, sanığın genç ve sabıkasız olduğunu, olay yerini polise doğru göstererek adaletin tecellisine katkı koyduğunu dile getirdi.
Sanığın cezaevinde yargılanmayı beklediği süreçte verdiği ifadede “Arkadaşımın yasını tutuyorum, cezamı çekeceğim çıkınca mezarına gideceğim” şeklinde olduğunu söyleyen Esendağlı cezasını vicdan azabıyla birlikte çekeceğini dile getirdi.
Tüm hususları incelediklerini dile getiren Başkan, Arif Gökçek’i 15 yıl hapse mahkûm ettiklerini ifade ederek oturumu kapattı.
Kararın ardından Gökçek’in annesi fenalık geçirdi. Yere yığılan anne ambulansla Girne Akçiçek Hastanesine sevk edildi.