Diyalog Gazetesi

Anlaşma umudu az

KIBRIS

UBP’nin eski milletvekillerinden Muharrem Söylemez, Annan Planı’ndan daha kötü bir plana Türk tarafının “evet” demeyeceğini söyledi

Hüseyin ÇİÇEK

Ulusal Birlik partisi Gazimağusa eski milletvekili Muharrem Söylemez, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda pek umutlu olmadığını söyledi. Söylemez, Kıbrıslı Türklerin, Annan Planı’ndan daha kötü bir plana “evet” demiyeceğini ifade etti.

Kıbrıslı Türklerin, anlaşma olsun, ya da olmasın, daha iyi ve düzenli bir yaşam için garet sarfetmeleri gerektiğini anlatan Söylemez “halkımız daha iyisine layıktır” dedi.

Söylemez, Diyalog’un sorularını şöyle yanıtladı:

Soru: Siyasete ne zaman başladınız, ne zaman ara verdiniz?

Yanıt:Siyasete 1976 yılında Ulusal Birlik Partisinde başladım. 1990-1994 yılları arasında Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa Milletvekili olarak görev yaptım, halen daha Ulusal Birlik Partisin de kurultay delegesi olarak siyasi yaşamıma devam ediyorum.

Soru:Siyaset öncesinde ne iş yapıyordunuz, şimdi ne yapıyorsunuz?

Siyasete başlamadan önce Kooperatif İşleri Dairesinde müfettiş olarak görev yapmaktaydım, 1994 yılından bu yana emekliyim.

 

Çiftçilik yapıyor

 

Soru:Ekonomik durumunuz nasıl? Nasıl geçiniyorsunuz ne kadar maaş alıyorsunuz?

Yanıt: Milletvekilliği öncesinde Korkuteli köyünde hem çiftçilik hemde hayvancılık işi ile uğraşmaktaydım, şu anda da çiftçilik yan uğraşım olarak devam ediyor, bunun yanında benim emekli maaşım ile eşimin emekli maaşı var, kısacası çiftçilik ve emekli maaşları ile hayatımızı devam ettiriyoruz.

Soru:Bakmakla yükümlü olduğunuz kimseler var mı? Kimlerdir? Ne iş yapıyorlar?

Yanıt: Biri 8, diğeri 2 buçuk yaşında 2 tane torunum var onların masraflarını karşılıyorum, onun haricinde hanımım var, kendisi de biraz önce belirttiğim gibi emeklidir.

Soru: Son zamanlarda ciddi bir sağlık problemi yaşadınızmı? Yaşadıysanız ne tür sorunlar ?

Yanıt: Şeker hastasıyım, onun haricinde herhangi bir sağlık problemim yoktur.

Soru: Siyasetten ayrıldıktan sonra dostlarınızın size karşı ilgisi değişti mi? Arayıp soran oluyor mu?

Yanıt: Emekli olduktan sonra Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesi yönetim kurulu üyeliğini 7 yıl süre ile yapmış bulunmaktayım, bu nedenle halk ile olan temasımı bugüne kadar hiç kesmedim ve devamlı surette aranılıp sorulmaktayım.

 

Koalisyonun yürümesi zor

 

Soru: Bugünkü siyaseti nasıl buluyorsunuz? Yanlışlar nelerdir? Neler yapılmalı?

Yanıt: Bugünkü meclis aritmetiği koalisyon hükümetlerini mecbur kılmıştır, bu nedenle her ne kadar hükümet icraatları devam etmekte ise de koalisyonun devam edebilmesi zor olmaktadır. Bu da yaklaşan yerel seçimlerde partiler arası işbirliğini zorlamaktadır. Dolayısıyla koalisyonun iki ortağı arasında sürekli gerginlik vardır. Başka alternatifler olduğu için hükümet her an bozulma korkusu ile görev yapmaktadır bu da sağlıklı bir yapı değildir.

Yoksa ülkenin çözüm bekleyen sorunları vardır ve hükümet bu sorunların üzerine gitmelidir.

 

Yakında çözüm yok

 

Soru: Kıbrıs sorununun çözümü konusunda ne düşünüyorsunuz?

 

Yanıt: Bence Kıbrıs sorunu yakın bir tarihte çözüme ulaşmaz. Çünkü Rum tarafı Annan Planı’nı beğenmeyip referandumda hayır oyu kullanmıştır. Şimdi bu görüşmelerde öyle kazanımlar elde etmesi gerekir ki bir anlaşmaya evet diyebilsin. Eğer Annan Planı’ndan daha da geriye gidecek bir anlaşma gündeme gelirse ne Türkiye ne de K.K.T.C anlaşmaya evet demez.

Soru: Kıbrıs Türk tarafı Çözüme hazır mı? Değilse ne yapılmalı?

Yanıt: Kıbrıs Türk tarafı şu anda çözüme hazır değildir çünkü Avrupa Birliği uyum yasaları bugüne kadar gözle görülür bir şekilde ele alınamamıştır. Ayrıca Kıbrıs ta, Türkiye’den bir nüfus bulunmaktadır, bunların statüsü belli değildir, onun için gerekli hazırlıklar yapılmadan kendimizi boşlukta bulabiliriz.

Soru: Müzakerelerde en önemli sorun ne olacak? Ve bu nasıl çözülebilir?

Yanıt: Müzakerelerde en önemli sorun Toplar konusu ve Türkiye’den gelen göçmenler en büyük sorun olacaktır, böyle bir durumda ne kadar toprak verileceği, en önemlisi Karpaz ve Güzelyurt’ un durumlarının ne olacağı belli değildir. Sağ kesim denen kitle böyle bir anlaşmaya evet demez.

Soru: Çözüm olursa siz ne yapacaksınız?

Yanıt: Çözüm olursa biz anlaşmadaki statümüz ne olacak onu bekleyeceğiz, çünkü bizler 40 yıldır bu ülkeyi vatan bildik ve gelirken bütün köprüleri yıkarak geldik, yeni nesile dönüş diye bir şeyi anlatmanın mümkünatı yoktur. Bizim dost ve arkadaşlarımız hem yerliler hem de Türkiye’ den gelen göçmenlerdir, bir birbirimizden kopamayız.

 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.