Diyalog Gazetesi

Ahmaklar

KIBRIS

Yunan bayraklarıyla eylem yapan faşist ELAM üyeleri, Kıbrıslı Türklerin araçlarına saldırdı, 2 kişi yaralandı

Melin DOBRAN
Güney Kıbrıs’ta EOKA’nın yerini alan faşist ELAM örgütünün dün Lefkoşa’da düzenlediği KKTC ve Türkiye aleyhtarı eylem sırasına Kıbrıslı Türklerin araçlarına sopalarla saldırı düzenlendi. Saldırı sırasında korkulu anlar yaşayan Burak Anıldı, Ali Yurdal, Selcan Pulyacı, Merkan Numansoy ve Hasan Arslan’ın seyahat ettiği araçlarda ağır hasar meydana geldi.
Kuzeye geçtikten sonra Diyalog’a konuşan Kıbrıslı Türkler; Rum polisinin gerekli önlemleri almadığını ve olayları seyretmekle yetindiğini belirttiler. Rum lideri Anastasiadis, garantilerin tartışıldığı bir dönemde Türklere saldıranları ‘akılsız’ olarak nitelerken, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, suçluların cezalandırılmasını istedi.

Anastasiadis olayı kınadı
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, olaylar nedeniyle hem Twitter hesabından, hem de yazılı olarak açıklama yaptı.
Anastasiadis açıklamasında, bu tür saldırıların, Kıbrıs sorununa çözüm bulunması için gösterilen çabalara olumsuz etki yaptığını belirterek kınadı ve kabul edilemez olduğunu belirtti.
Saldırganları 'aptallar' diye niteleyen Anastasiadis, yazılı açıklamasında ve sosyal medyadan "Kıbrıslı Türk vatandaşlarımıza karşı bu saldırılar kabul edilemez. Bu aptalların saldırıları, iki toplumun barış içinde yaşama isteğine aykırı bir davranış. Bu saldırılar Kıbrıs'ta garantörlük sistemi ve garantör güçlerin varlığının gerekli olduğu argümanını güçlendiren olaylardır. Saldırıların nihai hedefi Ada'nın taksimidir ve tahammül edemeyiz. Münferit olaylar olarak görüyor, Kıbrıslı Türk vatandaşlarıma üzüntülerimi iletiyorum" dedi.

Akıncı: Suçlular derhal yakalanmalı
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Lefkoşa’da sınır kapılarına yakın bölgelerde bugün bazı Kıbrıslı Rum öğrencilerle ELAM üyelerinin Kıbrıslı Türklere yönelik saldırısının müzakere sürecine hiçbir katkısı olmadığını vurguladı ve Rum Yönetimi’nden suçluları derhal yakalayarak yargı önüne çıkarmasını istedi. 
Cumhurbaşkanı Akıncı, böylesi bir olaya Rum öğrencilerin katılmasını anlamalarının mümkün olmadığını da belirterek, Rum liderliğinin konuya ciddiyetle eğilmesi gerektiğini kaydetti.

Lokmacı Kapısı bir süre geçişlere kapatıldı
Ellerinde Yunanistan bayraklarıyla Lokmacı ve Metehan sınır kapılarına yürüyen Rumlar, Türkiye ve KKTC aleyhinde sloganlar attı. Kalabalık güzergâhları üzerinde bulunan Milano Işıkları bölgesi, Yunanistan'la birleşmeyi savunan EOKA örgütünün liderinin adının verildiği Grivas Digenis sokak ve Hidron Sokak'ta, trafik içindeki Kıbrıslı Türklerin araçlarına saldırdı. Taş ve havai fişekleriyle yapılan saldırılarda, biri gözünden diğeri göğsünden 2 Kıbrıslı Türk yaralandı. Sırtından taş darbeleri alan bir diğer Türk ise, önce Rum polisine sığındı, ardından şikâyetçi olmayarak Metehan sınır kapısından KKTC topraklarına kaçtı. Kıbrıs'ta KKTC ile Kıbrıs Rum yönetimini ayıran yeşil hattı kontrol eden BM askerleri, olaylar nedeniyle Lokmacı sınır kapısını kısa süreliğine kapattı.

4 araç saldırıya uğradı
ELAM örgütü tarafından Güney Lefkoşa’da düzenlenen eylemlerde, KKTC plakalı 4 aracın hasar gördüğü belirlendi. 
Saldırıya uğrayan araçların sürücüleri, dün akşam Metehan Sınır Kapısı’nda Cumhurbaşkanlığı’nı temsilen Özel Kalem Müdürü Cenk Gürçağ tarafından karşılandı.
Gürçağ, saldırıların öğrenciler tarafından başlatıldığı ve daha sonra olay yerine ELAM mensuplarının da geldiği yönünde bilgi aldıklarını anlattı. Organizasyonu kimin yaptığı konusunda ellerinde net bilgi olmadığını ifade eden Gürçağ, “Önemli olan kimin yaptığından çok, olayın şu an devam eden sürece verdiği zarardır” dedi.
Güneydeki ELAM eyleminde araçları saldırıya uğrayan Kıbrıslı Türkler, dehşet dakikalarını Diyalog’a anlattı.

Saldırıya uğrayanlar ne dedi?

Burak Anıldı: Polisler müdahalede bulunmadı
“Metehan Sınır Kapısı’ndan Güney’e geçiş yaptık. Güney’deki kimlik dairesinden kimliğimizi almak için geçmiştik. Daireye 500 metre kala 100-150 kişilik, Yunan bayrakları ile yürüyen bir gruba rast geldik. Arabanın Türk plakası olduğunu fark eder etmez saldırıya geçtiler. Kaçacak yerimiz yoktu trafiğin içinde sıkışıp kalmıştık. Saldırdılar ve arabama zarar verdiler. Herhangi bir karşılık vermedik. Sadece camlarımızı kapatıp, kapıları kilitledik ve ne olacak diye bekledik. Olay yerinde polisler de vardı ve polisler herhangi bir müdahalede bulunmadı. Bizi resmen orada kaderimizle baş başa bıraktılar. Arabanın hasar görmesini bırakın, orada polislerin seyirci kalması beni üzdü.”

Ali Yurdal: Saldıranların hepsi gençti
“Rum tarafındaki kimlik dairesine gitmek için Güney Kıbrıs’a geçtik. Trafik ışıklarında durduğumuz zaman, karşımızda kalabalık bir grup gördük. Hepsi gençti, sanırım lise öğrencisiydiler. Siyah renk üzerinde ELAM yazan tişört giymişlerdi ve ellerinde panklartlarla yunan bayrakları vardı. Gruptan 5-6 genç bir anda arabaya saldırdı. Oradan geçen bir adam, onları itip, oradan uzaklaştırmaya çalıştı ve onları dağıttı. Bize de bir şey söyledi ama o an aracı hemen sürüp uzaklaştık.”

Merkan Numansoy: Önümüzü kesip taş attılar
“Sabah saatlerinde Güney’e bir ziyaretimiz oldu. Oradan ayrılırken ELAM öğrenci grubuna rastladık. Onlar plakayı fark edince önümüzü kesip taş fırlattılar. Ardından slogan atarak diğer grup üyelerinin dikkatini çektiler ve onlar da arabaya taş attılar. Arabayı üstlerine sürerek uzaklaştım. Aracın iki ön camı kırıldı ve attıkları taş göğsüme taş geldi, orada ödem oluştu. Grubu gördük ve sadece bekliyorlardır diye düşündük. Aniden önümüzü kesitler ne olduğunu anlamadık. Bize küfür ettiler. Kuzey’e geçmek için Rum polisine geldik, tekrar karakola gitmemizi söylediler. ‘Bizi siz götürün can güvenliğimiz yok’ dedik. İlk önce polisler ilgisiz davrandı daha sonra başka polisler gelip bizi karakola ve hastaneye götürdü. Aracı Metehan’da bırakmıştık, polisler tekrar bizi aracımıza bıraktı. Daha ilginç olan ise Rum polisin bize, ‘geçmeseydiniz, biliyordunuz’ demesiydi. Polis hiçbir güvenlik önlemi almadı sözde Avrupa ülkesi. Yanımda kuzenim de vardı. Şok olduk. Yeğenim ağlamaya başladı. Daha sonra Metehan’a geldik. Araç hasarının giderilmesini talep ettim orada yapılmayacağını söylediler. Benden sonra Hasan abinin de aracına saldırdılar. Hatta arabasının içine girip darp ettiler tüm camları kırdılar.”

Salih Arslan: 
“Doktor amaçlı Güney’e geçtik. Yolumuzu kaybettik ve bir yerde yolu sormak için durduk Hareket ettiğimizde kalabalık grubu gördük. Trafik ışıklarında bize saldırdılar. Hem araçlara hem yüzümüze taş ve portakal attılar. Oradan hareket etmeseydik çok daha kötü şeyler olurdu. Baktım ki durum daha kötüye gidecek arabayı hemen hareket ettirdim ve hızla uzaklaştık. Araçta babam da vardı. Bir anda neye uğradığımızı şaşırdık. Böyle bir şeyi beklemiyorduk. Başlarında polis yoktu. Bize saldıran yaklaşık 80 kişilik bir gruptu.”


Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.