İlkyaz PORTAKALCIOĞLU
Döviz kurlarındaki hızlı yükseliş Başkent Lefkoşa’daki Açık Pazar’da her hafta tezgâh kuran esnafı da etkiledi. Pazar esnafı, bir taraftan aşırı sıcak, diğer yandan vatandaşın parasız kalması yüzünden dün en kötü günlerinden birini yaşadığını söyledi. Diyalog muhabirine konuşan esnaf ve vatandaşlar ülkedeki ekonomik krizden dert yandı. Kriz nedeniyle hükümetin gerekli tedbirleri almakta geç kaldığını savunan esnaf, “Döviz yükseldikçe iğneden ipliğe her şeyin fiyatı artıyor. Bu da bizim satışlarımızı etkiliyor” dedi.
Esnaf ve vatandaş ne dedi?
Eşref / Filiz Kardeşoğlu: Ekonomik kriz bizi de olarak çok kötü etkiledi. 5 Türk Lirasına alıyoruz 6 Türk Lirasına satıyoruz. Bunun bize hiçbir geliri yok. Kriz insanları öyle bir sarstı ki, pazara çok fazla insan gelmiyor ve ürünlerimiz çoğu çöpe gidiyor.
Celal Karmaner: Ben engelli maaşı almaktayım. Ekonomik kriz bu yüzden beni her türlü etkilemektedir. Borcum olduğu için bin Türk Lirası borcuma kesildiğinden elimde hiç para kalmamaktadır. Bu yüzden zor duruma düşmekteydim. Bizim hükümetimiz her ay kendilerine bin 3 bin Türk Lirası arasında artış yapsın, bu para da onlara yeter. Bu durum için bu ülkede hiçbir şekilde çözüm üretilemeyecek. Bunun sebebi ise biz kendi kendimizi yönetemiyoruz.
Doğan Cingöz: Satışlarımız idare etmektedir. Alışımız ve satışımız yüksek olduğundan çok fazla yüksek fiyat söyleyemiyoruz vatandaşa. Ancak alışımız yüksek olduğu için yüksek fiyata satmak zorundayız. Geçen haftaya oranla bu hafta yine domates ve salatalığa zam geldi. 2-3 Türk Lirası zam geldi ikisine de.
C. Ortogan: Türk Lirası öldü, ekonomi politik bir durumdur bu yüzden Türk Lirasının öldüğünü söylüyorum.
İbrahim Miharbi: Tek bizi değil tüm toplumları etkiliyor. Bize artış vermelerine rağmen zamlarla birlikte hepsini aldı götürdü. Devletin artık bir önlem alması lazım, bu önlemi de ekonomistlerle birlikte karar alarak uygulamaları gerekmektedir. Ekonomik huzur içinde yaşamamız için bir önlem almaları gerekmektedir.
Erol Sonur: Bizi şuanda devleti nasıl etiklerse öyle etkiliyor. Tuttuğumuz işçilere verdiğimiz ücretler günlük 150 Türk Lirasını aşıyor. Bir gün çalıştırdığımız işçi ikinci gün çalışmaya gelmiyor. Bu yüzden herkes patates, soğan yok diye şikayet ediyor. Bu işçinin bir de sigortası var o da 750 Türk Lirası olmuş. Patatesin kilosu 8 Türk Lirası olursa ancak bizi kurtarır. İşçi tutacaksın, tohumunu alacaksın, zaten mazot zamlandı. Bu kriz bizi her türlü etkiliyor. Bu durum bamya, fasulye, börülce her ürün için geçerlidir. Bir bağ maydanoz 1 Türk Lirası, bizde patatesimizi satıp elma alacağız. Elma zaten patatese göre pahalı bu da aynı durum. Patates, soğan toplama makineleri olmasa bize daha fazla maliyete mal olacak. Bir işçi size 20-40 kilo börülce toplarsa 5 Türk Lirasından kilosu giderse bunun kârı size ne kadar olur? Bunu hesaplayın. 150 Türk Lirasını işçiye ödedikten sonra yüzde 30 elektriğe ve suya gelen zamlar nedeniyle sizin ne kazancınız olur? Biz pahalı satmak istemiyoruz ama girdi maliyetlerimiz yüksek olduğundan dolayı pahalı satmaya mecbur kalıyoruz.