Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) eski milletvekillerinden Mehmet Civa, Kıbrıs’ta tek yasal devletin Kıbrıs Cumhuriyeti olduğunu söyledi. Civa, tek devlet çatısı altında birleşme oluncaya kadar Kıbrıslı Türklerin AB’ye uyum çalışmalarının devam etmesi gerektiğini de belirtti.
Civa, Diyalog’un sorularını şöyle yanıtladı:
Soru 1: KKTC 1983 yılında kuruldu. Aradan geçen 35 yılda KKTC gelmesi gereken yere gelebildi mi?
Mehmet Civa: Kıbrıs Türk Federe Devleti 1975 yılında ilan edildiğinde, Kıbrıs Türk halkının kendi kendini yönetmek için 1963 yılından sonra çeşitli isimler adı altında oluşturduğu yönetim mekanizmalarının dünya da Uluslararası platformlarda da kabul gören en azından itiraz edilmeyen bir devlet mekanizması idi. Bu mekanizma ile dünya ile sorunsuz ticaret yapabiliyor her platformda ilişki kurabiliyor, seyahat edebiliyor spor temasları yapabiliyor v bugünkü gibi ambargolar v dünyadan izole edilme gibi sorunlar yaşamıyorduk... KKTC gibi ne dünyanın ne de BM kurumlarının hiç benimsemeyeceği tamamen ayrılıkçı temeller üzerine oturtulmuş bir yapıyı ilan etmek çok yanlış bir karar olarak orda durmaya devam ediyor...Bağımsız Devlet olduksa tanınma nerde, 18 kasım 1983 te BM Güvenlik konseyinin almış olduğu 541 sayılı kararı ile KKTC’nin ilanının geçersiz bir karar olduğunu ilan etmiştir. Bu karar orda olduğu sürece de Türk tarafı olarak buzun üzerine yazı yazmış olduk...
Soru 2: Sizce 35 yılda yapılması gerekenler nelerdi?.. Neden daha sağlıklı bir devlet yapısı oluşturulamadı?
Mehmet Civa: 35 yılda yapılması gereken içe yönelik adaletli bir yönetim mekanizması oluşturmaktı. Maalesef uzun yıllar ülkeyi yöneten UBP hükümetlerinin partizanlık adam kayırma v torpil üzerine kurgulanmış mekanizmalar kalıcı bir yapıya dönüşmüş olduğu için, adalet eşitlik ve hukuk üzerine oturacak dönüşümler için CTP’nin başlattığı girişimler arzu edilen olumlu sonuçları alamadan hükümet değişimleri ile akamete uğramış ve daha sağlıklı bir yapıya ulaşılamamıştır.
Soru 3: KKTC’nin en önemli sorunları nelerdir?
Mehmet Civa: Şu anda en önemli sorunlarsa, çözümsüzlük, işsizlik, kurumsal yapılara güvensizlik, ekonomi ve TL kullanımının periyodik değer kaybından dolayı yaşanan maddi manevi olumsuzluklar. Ülkeye sürekli aktarılan niteliksiz nüfusun yarattığı sosyal sorunlar. Ülkeye kimlikle girişlerin olumlu katkıdan çok olumsuz etkilerinin yarattığı bunalım...
Soru 4: Gelinen aşamada KKTC’nin güçlendirilerek devam etmesinden yana mısınız? Yoksa “bu kadar yeter” deyip, Kıbrıs’ın birleşmesini m istersiniz?
Mehmet Civa: Yukarıda da atıf yaptığım BM Güvenlik konseyinin 541 sayılı kararında da kaydedildiği gibi Kıbrıs’ta tek yasal varlık Kıbrıs Cumhuriyetidir ve bunun dışında hiç bir kuruluşun tanınması söz konusu olamayacağına göre çözüm olana kadar biz evimizin içini düzenlemek ve geliştirmek için Avrupa birliği normlarına uyum çalışmalarına devam etmeliyiz. Benim şahsen iç mekanizmalarımızın güçlendirilmesinden bir rahatsızlığım yoktur. Kıbrıs’ın ebetteki Kıbrıslı Türklerin de siyaseten eşit ortak olacakları tek bir devlet olarak birleşmesi şu andaki dünya siyasi konjonktüründe en sağlıklı ve yararlı bir yol olduğunu düşünüyorum.