Kıbrıs’ta 1963-1964 ve 1974 olayları sonucunda kayıp olarak listelenen şahısların gömü yerlerinden çıkarılması, kimliklerinin belirlenmesi ve iade edilmelesi çalışmaları kapsamında bu yıl 157 kişinin kemik kalıntılarından kimlikleri tespit edildi. Bu yılın kimlik tespit çalışmaları açısından, Komite’nin en başarılı yılı olduğu belirtildi. Kayıp Şahıslar Komitesi üyeleri ara bölgede bulunan Dayanışma Evinde, yıllık çalışmalarını değerlendirdikleri basın toplantısı düzenlediler.
Komite üyeleri, kayıp yerleri ile ilgili bilgi sahibi olanların bir bir vefat etmesi bunun yanında gömü yerlerinin üzerine inşaat yapılması olasılığının gün geçtikçe artmasından dolayı çalışmaların hızlandırılması gerektiğini ancak bunun için de ek bütçe gerektiğini de belirttiler.
Çalışmalar hakkında bilgi veren Komite’nin Birleşmiş Milletler Üyesi Paul-Henri Arni, 2014 yılının gömü yerlerinde bulunan kalıntıların kimlik tespiti açısından en başarılı yıl olmasına karşın, bulunan kayıp şahıs sayısı bakımından ikinci kez 65’le sınırlı kalındığını belirtti.
Şahitlere bilgi paylaşma için çağrı
Gömü yerleri hakkında bilgisi olanların bugün yaşayan insanlar olduğunu ve vefat etmelerinin gömü yerlerinin belirlenme çalışmalarını zorlaştırdığını kaydeden Arni, çok geç olmadan, gömü yerleri hakkında bilgisi olanlara erken zamanda bilgi verme çağrısında bulundu.
Arni, Komitenin yıl içindeki çalışmalarını finanse eden başta Avrupa Birliği olmak üzere finansörlere teşekkür de etti.
DNA laboratuarları
Kıbrıslı Türk Üye Gülden Plümer Küçük, kemik kalıntılarının kimlik tespitinin yapıldığı DNA laboratuarları ile ilgili bir soru üzerine, kayıp yakınlarının DNA testlerinin Güneyde ve Kuzey’de yapıldığını ancak, bulunan kemiklerin DNA testlerinin ada dışında Laboratuarlarda yapıldığını anlattı. Küçük, çalışılacak DNA laboratuarlarının ihale ile belirlendiğini ve iki yıllık sözleşme ile çalıştıklarını, yapılan son ihale ile Bosna’daki bir DNA laboratuarı ile çalışmaya başladıklarını ve bu süreçte geçmiş döneme göre büyük oranda tasarruf sağladıklarını ifade etti.
Şahitlerin korkacağı bir şey yok
Muhtemel gömü yerleriyle iglili bilgi sahibi olan kişiler hakkında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açılabileceği korkusu bulunmasıyla ilgili olarak Paul-Henri Arni, bilgi veren kişilere bu konuda adanın her iki kesmindeki mahkemeler tarafından dokunulmazlık verildiğini, bunun yanında Komitenin de bilgi verenlerin kimliği hakkında hiç kimseye bilgi aktarmadığını ifade etti.
Bugüne kadar hiçkimsenin verdiği bilgilerle ilgili dava edilmediğini kaydeden Arni, “Şahitlerin korkacak herhangi bir şeyi yok. Bize bilgi verenin kimliğinin korunması için kurallarımız var. Starazburg’daki yargıç bize bilgi verenin kimliğini sorsa, ona bilgi veremeyiz” dedi.
Arni, gömü yerleri ile iglili bilgisi olan insanların bugün yaşlı olduğunu ve ölmeden önce geçmişteki bazı şeyleri temizleme gayreti içerisine girdiğini, Komite’nin araştırmacılarına gömü yerleri ile iglili bilgi verilmesinin de bu yaşlı kesimlere bir seçenek olduğunu ifade etti.