Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı Başpiskopos Makarios’un, 39’uncu ölüm yıldönümü münasebetiyle mesaj yayınlayan Rum siyasi partileri ‘vasiyetlerinin geçerli olduğu’ mesajı verdi.
Fileleftheros gazetesi, Rum partilerinin açıklamalarını “Makarios’un Vasiyetleri Canlı ve Güncel… Partiler Birinci Cumhurbaşkanı’nın Anısını Onurlandırıyor” başlıklarıyla aktardı.
Gazeteye göre, Rumların dini ve siyasi liderliğini yapmış Makarios’un “arzu edilen” yerine “mümkün olan” politikasını ilan ettiğini ve bu felsefe çerçevede 1977’de Rauf Denktaş’la yaptığı ilk Doruk Anlaşması’nda Kıbrıs’ta iki bölgeli iki toplumlu federasyonu kabul ettiğini vurgulayan AKEL özetle şunları kaydetti:
“Bu, tarihi uzlaşıdır ve bugün çözüm çabalarımıza yol gösteren fenerdir. Devletin başrol oynadığı bir ekonomik ve sosyal politika izleyerek yeni kurulan cumhuriyeti süratle kalkınmaya götürdü. Bunlar bugün esin kaynağı ve örnek olması gereken siyasi miras ve vasiyetlerdir.”
Güncelliğini koruyor
DİKO, “Makarios’un mücadelesinin vasiyetleri canlılığını ve güncelliğini koruyor ve Kıbrıs sorununa Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ve egemenlik haklarının bütününün devamını, insan haklarına ve temel özgürlüklere saygıyı, Avrupa müktesebatını ve Türkiye’nin Kıbrıs’ta söz ve rol sahibi olmayacağını güvence altına alacak bir çözüm için mücadelesini sürdürme borcunun canlı olduğu mesajını veriyor. Makarios, Kıbrıs’ın taksimi ve Türkleştirilmesinin önündeki en büyük engeldi ve bu yüzden 1974’teki hain darbenin hedefi olmuştu.”
EDEK, Makarios’un mesajlarının güncelliğini koruduğuna işaret ederek 20 Temmuz 1977’de Eleftheria Meydanı’nda yaptığı son “tarihi” konuşmasında “‘Bu şekliyle toplumlararası diyalog miadını doldurmuştur, Türkiye bunu bahane olarak kullanıyor’ sözüyle yaptığı dramatik çağrıya artık kulak verilmesi gerektiğini” savundu.
Vatandaşlar İttifakı Makarios’un “Kıbrıs Helenizmi’nin mücadeleciği ve birliğinin sürmesi vasiyetinin ezeli olduğu” vurgusunu yaptı ve “Makarios’un Kıbrıs sorununa garantiler, işgal ordusu, yerleşikler, kayıplar ve topraklarımızın budanması olmadan çözüm mücadelesini sürdürmek borcumuzdur” iddiasında bulundu.
Ekologlar, “Önceki tavizlerin ve iki bölgelilik çöküntüsünün bir kenara bırakılması ve özgür Kıbrıs’a katılmaları için Kıbrıslı Türklerle birlikte dinamik çaba harcama zamanı gelmiş görünüyor” dedi.