Rum basını, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon’a aktardıkları ve özellikle KKTC vatandaşları arasında ayrım yapılmasını kabul etmeyecekleri tez, Rum yönetimi sinirlendirdiğini duyurdu.
Eroğlu’nun New York’taki temasları ve açıklamaları Rum gazetelerinde geniş yer buldu.
Politis gazetesi, Eroğlu’nun Ban’a Türkiye kökenli KKTC vatandaşlarının meşruiyetiyle ve prosedürde takvim olmasıyla ilgili tezler aktarmasına sinirlenen Rum yönetiminin “takvim söz konusu olmadığını göstermek için Ortak Açıklama’yı (kılıç gibi) çektiğini” yazdı. Gazete, Eroğlu’nun New York’ta bulunduğu sürede, bir yandan bu yıl içerisinde bile çözüm istediğine işaret edip öte yandan Türkiye kökenli KKTC vatandaşları konusunda “kabul edilemez” tezler ortaya koyarak “ısrarla etki yaratma oyunu oynadığını” iddia etti.
Eroğlu’nun KKTC vatandaşları arasında ayrım yapılmasını kabul etmeyeceği sözlerinin Rum iç siyasetinde öfkeli yorumları tetiklediğini belirten gazete, Rum Sözcü Nikos Hristodulidis’in, “Bu tür açıklamalar müzakere prosedürüne zarar verir, derhal son verilmelidir” iddiasında bulunduğunu yazdı.
Türkiye kökenli KKTC vatandaşları konusunun prosedürün birinci aşamasında iki kez görüşüldüğünü söyleyen Hristodulidis, Eroğlu’nun, uygulanması halinde çözüme götürecek takvimden söz etmesini yorumlarken de, “takvimler söz konusu değil, bu Ortak Açıklama’da da açıktır” iddiasında bulundu. Hristodulidis, “Prosedürün ilerlemesini istiyorsak, müzakere masasına sunulan öneriler üzerinde odaklanmalıyız” ifadesini kullandı.
Siyasi partilerin açıklaması
İktidar partisi DİSİ, Eroğlu’nun açıklamasından duyduğu rahatsızlığı temkinli dile getirdi.
DİSİ Meclis Grup Sözcüsü Nikos Tornaridis, “güven ortamı yaratmanın zahmetli ve devam eden bir çaba olduğunu, bunun keyfi açıklamalarla tehlikeye atılmaması gerektiğini”kaydetti.
Tornaridis, Eroğlu’nun müzakerelere takvim getirilmesi gerektiği açıklamasını yorumlarken, Eroğlu’nun Kıbrıs sorununa kısa sürede çözüm derken, gerçekten söylediklerini kastediyorsa bunu çabalarıyla ortaya koyması gerektiğini belirtti. DİSİ sözcüsü, “Bugün büyük mesele, güven ortamı yaratmaktır ve bu hedefe yönelik, Mağusa’nın (Maraş kastediliyor) derhal teslim edilmesi, sözlerin fiiliyata döküldüğünü gösterecektir” dedi.AKEL Basın Sözcüsü Yorgos Lukaidis ise, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun “kendini tekrarladığı” görüşünü ortaya koydu ve “Eroğlu bir yandan çözüme hazır ve yapıcı katkı koymaya niyetli görünürken öte yandan hiç tereddüt etmeden ‘KKTC vatandaşı’ olduklarından yerleşiklerin konusu bile olmadığını, yerleşiklerin çözümden sonra da Ada’da kalacaklarını söylüyor” ifadesini kullandı. Lukaidis, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nu “etki yaratma maytabı patlatmaktan vazgeçip, çözüm istediğini pratikte göstermeye” çağırdı.
DİKO, Cumhurbaşkanı’nı “muhaceret ile kolonizasyonu kışkırtıcı bir şekilde karıştırmakla” suçladı ve sözlerinin “Türk uzlaşmazlığını ve Anastasiadis’le müzakerelere zemin olarak yaptıkları anlaşmanın ne kadar kötü olduğunu doğruladığını” savundu.
EDEK ve Rum Meclis Başkanı Yannakis Omiru da, Cumhurbaşkanı’nın sözlerini “ağır tahrik” olarak niteledi ve Rum yönetimini derhal tepki göstermeye çağırdı.
Ekologlar ve Çevreciler Hareketi “Eroğlu’nun sözleri temelinde Kıbrıs sorunu bir kez daha çıkmaza sürükleniyor” iddiasını ortaya koydu.