Rum Yönetimine ağır suçlama

Rum yönetiminin, “altın pasaport” olarak da anılan yatırım karşılığı vatandaşlık uygulaması skandalını araştıran Araştırma Komisyonu, raporunu basına açıkladı. 
Haravgi gazetesinin geniş yer verdiği raporda, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ve eski kabinesinde Savunma Bakanlığı yapan şimdiki Başsavcı Yardımcısı Savvas Angelidis, milletvekilleri Nikolas Papadopulos, Panikos Leonidu, Yeorgiu K. Yeorgiu, Dimitris Şilluris ve Hristakis Covannis’in yasadışı ve kriterlere aykırı verilen pasaportlarda ‘potansiyel çıkar çatışmasına’ dikkat çekildi.
Araştırma Komisyonu raporunda AB’nin 2014’te Rum yönetiminden yatırım karşılığı vatandaşlık uygulamasında değişiklik yapmasını istediği, Nisan 2015’te ise EU Pilot prosedürünü devreye soktuğu, 2019’da somut veri talep ettiği ve hatta 2020 Nisanı’nda Adalet Komiserinin yeniden mektup göndererek programın aşamalı olarak yürürlükten kaldırılmasını istediği hatırlatıldı. 
Rum İçişleri Bakanı Nikos Nuris’in, uygulamada katı kurallar öngören değişiklikler yapılacağı teyidinde bulunmasına rağmen daha sonra, uygulamanın kaldırılmasına neden olmadığını açıkladığı da kaydedilen raporda “bakan ve hükümet Avrupa Komisyonunun önerilerini görmezden gelmiştir. Üç Kişilik Komisyon’un raporu Eylül 2020’de sunulmuş olmasına karşın bakan ve/veya bakanlar kurulu en azından inisiyatif alınması için yetkili birimlere bilgi vermedi” denildi.

Her 10 karardan 7’si yasa dışı

Uygulama çerçevesinde verilmiş her 10 vatandaşlıktan 7’sinin yasa dışı veya kriter dışı olduğuna işaret edilen raporda, “verilen 6 bin 779 vatandaşlıktan 3 bin 609’unun ‘yasal çerçevenin dışında’, bin 42’sinin kriter dışı olduğu saptandı, 67’siyle ilgili polis araştırmasının halen devam ettiği kaydedildi.
Araştırma Komisyonu dün ayrıca uygulama çerçevesinde “yatırımcı” kisvesi altında vatandaşlık verilmiş “azılı” suçluların ve Interpol tarafından arananların listesini de basınla paylaştı. 53 “yatırımcıya” verilen vatandaşlığın geri alınması, 40’ının dosyasının yeniden incelenmesi istenen raporda, söz konusu 93 kişi ile ilgili şu bilgiler de aktarıldı:
“2019’da vatandaşlık verilen bir ‘yatırımcı’ gerçekte cezaevinde hükümlü iken mesleki sebeplerle ülkeye gelemediğini beyan etti. Bir ‘yatırımcı’ vatandaşlık aldıktan iki hafta sonra kara para aklama nedeniyle arananlar listesine girdi. Bir ‘yatırımcı’ 2016’da vatandaşlık aldığı sırada vergi kaçakçılığı nedeniyle cezaevinde hükümlüydü. Bir ‘yatırımcı’ şantaj ve zor kullanarak mülk edinmeden hükümlü olduğu 2018’de vatandaşlık aldı. Bir ‘yatırımcı’ pornografik içerikli yasadışı siteler nedeniyle hakkında cezai işlem varken 2020’de vatandaşlık aldı. 2017’de vatandaşlık alan bir ‘yatırımcı’ 2015-2019 döneminde işlenmiş yasadışı bahis suçu nedeniyle Interpol tarafından aranıyordu. Interpol tarafından yasadışı bahis ve kara para aklama suçundan aranan bir çift 2016’da vatandaşlık aldı. Interpol’ün vergi kaçakçılığı, kumarla ilgili suç örgütü üyeliğinden aradığı bir anne-oğul da 2019’da vatandaşlık aldı. Milyonluk petrol kaçakçılığı yapan bir kişiye 2013’te vatandaşlık verildi. Eski mafya patronu olan ve kara para aklayan bir şebekeye karışmış bir şahsa 2013’te eşine de 2020’de vatandaşlık verildi. Ülkesindeki hükümet yetkilileri ve üst düzey savcıların müşterisi olduğu suç yapılarına karışan bir kişiye 2020’de, 2016’da da rüşvet, para transferi, terör örgütlerini finanse etme konularına karışmış bir kişiye vatandaşlık verildi.”