New York Times gazetesinin 15-20 Temmuz 1974 döneminde yayınladığı Kıbrıs’taki darbe haberleri 48 yıl sonra Fileleftheros gazetesi tarafından aktarıldı.
Başpiskopos Makarios’un, 19 Temmuz 1974’te BM Güvevenlik Konseyi’ndeki konuşmasında, Yunanistan’ı sert bir dille suçladığı belirtildi. Makarios’un konuşması şöyle:
“Yunan cuntası Kıbrıs Helenizm’inin demokratik haklarına zerre saygı göstermeden, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenliğine zerre saygı göstermeden, diktatörlüğünü Kıbrıs’a genişletti.
Kurban sayısının çok olduğundan, maddi zararın büyük olduğundan korkuyorum. Ancak şu anda ana gayemiz trajedinin son bulmasıdır. Londra’ya ulaştığımda Yunan cuntası temsilcisinin Birleşmiş Milletler'deki konuşmasının içeriğini öğrendim. Dünya kamuoyunu kandırmaya çalışma yöntemleri beni şaşkına çevirdi. Yunan cuntası utanmadan, silahlı saldırıya karışmadığını ve son günlerde cereyan edenlerin Kıbrıslı Rumların iç meselesi olduğunu iddia ederek durumu basitleştirmeye çalışıyor.
Yunan askerî rejiminin, Kıbrıslı Rumların iç meselesi addedilsin diye darbenin bu şekilde yapılmadığı iddiasını kabul edecek insan olduğuna inanmıyorum. Bu bir dıştan istila, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenliğinin kaba ihlalidir.”
Yunan Alayı önemli rol oynadı
New York Times, haberin devamında Makarios’un, adada konuşlanmış 950 kişilik Yunan Alayı’nın oynadığı role değinerek, Makarios’un anlattıklarına yer verdi.
Yunan kontenjanının Kıbrıs’a bu saldırıda hâkim rol oynadığını vurgulayan Makarios, Lefkoşa havaalanının, başkentin dışından Yunan birliği mensupları tarafından ele geçirildiğini ve darbeden sonra Yunan rejiminin Kıbrıs’taki ajanlarının tanınmış silahlı bir terorist olan Nikos Sampson’u Cumhurbaşkanı atadıklarını belirtti. Makarios, darbeci Sampson’un da terör örgütü EOKA-B destekçilerini bakan olarak atadığını vurguladı.
Makarios konuşmasında şunları vurguladı:
'Kıbrıs’ta, iç mesele olarak düşünülebilecek hiçbir ayaklanma olmadı. Bu, Cumhuriyetin bağımsızlık ve egemenliğini ihlal eden bir istilaydı. İstila, Yunan subaylar Kıbrıs’ta olduğu müddetçe devam edecek. Anayasal normalliğe geri dönülmez ve demokratik özgürlükler yeniden ihdas edilmezse bu darbenin sonucu Kıbrıs için katalizör olacak.
Kıbrıs’taki olaylar Kıbrıslı Rumların iç meselesi değildir. Kıbrıslı Türkler de etkileniyor. Yunan cuntasının darbesi istiladır ve bunun olumsuz etkilerini Kıbrıs halkı, Helenler ve Türkler yaşıyor. Birleşmiş Milletler Kıbrıs’ta Barış Gücü bulunduruyor. Bu askerî darbe şartları altında rolünün (BM Barış Gücü) etkin olması mümkün değildir. Güvenlik Konseyi Yunan askerî rejimini Milli Muhafız Ordusu’nda görev yapan subaylarını (adadan) çekmeye ve Kıbrıs’taki istilaya son vermeye çağırmalıdır.”
Olcay Akdeniz 2 Yıl Önce
MassAllah hic tahmin etmedim amma afferin.