Güney Kıbrıs, Türkiye ve KKTC’nin kapalı bölge Maraş konusunda attığı adımlar karşısındaki ilk eylemini BM Güvenlik Konseyi’ne başvurarak yaptı.
Fileleftheros gazetesi, “Başvuru ve Bekleyiş – BM Güvenlik Konseyi’ne Başvuruyla Başladık” başlıkları altında manşet haberinde, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu Maraş konusundaki kararların, Rum Ulusal Konseyi’nde ele alındığını, buradan çıkan ilk kararının BM Güvenlik Konseyi’ne başvuru yapılması yönünde olduğunu yazdı.
Gazete, Ulusal Konsey’in toplantısında, Türkiye’nin Maraş eylemlerinin BM Güvenlik Konseyi Başkanı’ndan yapılacak bir açıklamayla kınanmasının talep edilmesine karar verildiğini belirterek, Güvenlik Konseyi’nden, Maraş konusunda yeni bir bildiri yayınlamasının talep edilmesi düşüncesinden ise, başta İngiltere olmak üzere bazı ülkelerin tutumlarından duyulan şüphe sebebiyle vazgeçildiğini aktardı.
Güvenlik Konseyi başkanlık açıklamasının halihazırda dün, Kıbrıs’la ilgili açıklamalardan sorumlu ülke olan (penholder) İngiltere tarafından hazırlandığını ve Konsey üyesi ülkelerin 24 saat içerisinde görüşlerini sunacakları, görüş belirtmemeleri halinde ise açıklamanın olduğu şekliyle yayımlanacağı “sessiz süreç” aşamasına geçildiğini vurgulayan gazete, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi Elizabeth Spehar’ın ise dün Güvenlik Konseyi’ni, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in “İyi Niyet Misyonu” ve UNFICYP raporları ile Maraş konusunda bilgilendirdiğini yazdı.
Habere göre Spehar, bilgilendirmenin ardından yaptığı kısa açıklamada, “son gelişmeler, bu gelişmelerin taraflar arasındaki ilişkilere yönelik olumsuz etkileri ve sürdürülebilir çözüm müzakerelerine geri dönüş olasılığı konusunda Genel Sekreterliğin duyduğu derin endişeyi dile getirdiğini” söyledi.
“Güvenlik Konseyi’nin Maraş konusunu görüşmeyi sürdürdüğünü ve Sekreterliğin kısa zamanda bir açıklama yapacağını” belirten Spehar, “Genel Sekreterin tarafları, gerginliği arttırabilecek tek taraflı eylemlerden kaçınmaya ve Maraş’ı da dahil ederek ortak zemin bulmak amacıyla diyaloğun devamını sağlama çabalarını arttırmaya çağırdığını Güvenlik Konseyi’ne hatırlattığını” kaydetti.
Gazete, Türkiye’nin eylemlerinin şikayet edileceği bir diğer platformun ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) olduğunu, beşinci bir devletlerarası başvurunun yapılabileceğini belirtti.
Rum Ulusal Konseyi toplantısında, AİHM’e yönelik beşinci bir devletlerarası başvurunun yapılabilmesi için gerekli şartların, “yeni gelişmelerin uluslararası hukuka aykırı olması sebebiyle” oluştuğu kanaatine varıldığı ifade edildi.
Rum göçmenlere çağrı
Gazete, haberinin devamında, Ulusal Konsey toplantısı sonrasında yapılan resmi açıklamaya yer verdi.
Konsey adına açıklamada bulunan Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos, kişilerin mülkiyet haklarına göz ardı edilemeyeceğini ve buna saygı duyduklarını belirtirken, TMK’ya başvuru yapılmasının ise “Türkiye’nin amaçları çerçevesinde ciddi tehlikeler içerdiğini” iddia etti.
Pelekanos, Ulusal Konsey toplantısında Maraş konusunun ayrıntılarıyla ele alındığını belirterek Maraş’ın statüsünün değiştirilmesinin BM Güvenlik Konseyi kararlarının çiğnenmesi anlamına geldiği yönünde oy birliğine varıldığını da ifade etti.
Pelekanos, “Türkiye’nin yeni bölücü uygulamaları karşısında birlik olunması” çağrısında da bulundu.
Diğer gazeteler ise konuya ilişkin haberlerini şu başlıklarla yansıttılar:
Politis: “BM Güvenlik Konseyi’nden Karar Değil Kınama Talep Edeceğiz – BM’deki En İyi Senaryo Ankara’nın Eylemlerinin Kınanması – Ulusal Konsey Yine Tıpkısının Aynısı”
Haravgi: “Tek Umudumuz Müzakereler – Mülkiyet Kişisel Hak Ancak…”
Alithia: “Erdoğan’a Dur Deyin – Maraş’ın Kurtulması İçin Diplomatik Mücadele – Ulusal Konsey’de Yıllar Sonra Ortak Açıklama: İşgal Bölgelerindeki Sözde Komiteye Başvuru Bir Tuzak.”