Rum Bakanlar Kurulu’nun, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ersan Saner ve Bakanlar Kurulu üyelerinin yanı sıra Maraş açılımında yer alan toplamda 14 kişinin Kıbrıs Cumhurityeti pasaportlarını iptal etmesi Güney Kıbrıs’ta geniş yankı buldu.
Fileleftheros gazetesi “14 Kıbrıslı Türk İçin Pasaport Yok-Hükümetten İki Yasal Mahiyette Karar-Bunu Maraş İçin AİHM’e Başvuru İzleyecek” başlıklı manşetten verdiği haberinde Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis başkanlığında dün, Trodos’taki Rum Başkanlığına ait yazlık ikametgahta, toplanan Bakanlar Kurulu’nun, kapalı Maraş bölgesine ilişkin faaliyetlere bağlı olarak Kıbrıslı Türkler ve Türkiye aleyhine hukuki mahiyetteki iki karar aldığını yazdı.
İlk kararın, hükümet üyesi ve Maraş Açılım Komitesi’ne müdahil olan, toplam 14 kişinin pasaportunun geri alınması; ikinci kararın ise Türkiye aleyhine 5’inci hükümetler arası başvurunun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde ileriye götürülmesi olduğunu yazan gazete, KKTC Hükümet yetkililerinin pasaportunun geri alınması kararının daha çok sembolik ayrıca Kıbrıs Türk liderliğine ve Türkiye’ye mesaj göndermek isteyen bir karar olduğunu belirtti.
Rum Yönetimi’nin, “işgal rejimi” diye nitelendirdiği “KKTC yetkililerinin bir yandan Rum Yönetimi aleyhine faaliyette bulunmasının, altını oymasının diğer yandan da resmi belgelerini kullanmasının mümkün olmadığı” şeklinde mesaj göndermek istediğini belirten gazete, söz konusu KKTC yetkililerinin elinde bulunan pasaportların ya iptal edileceğini- sürelerinin bitmiş olması halinde de-yenilenmeyeceğini yazdı.
Bu durumdan etkilenecek olan 14 kişinin, pasaport alırken başvuruda verdikleri adrese gönderilecek ilgili mektuplarla, Rum İçişleri Bakanlığı Genel Müdürü tarafından bilgilendirileceklerini yazan gazete, Rum Yönetimi’nin ayrıca pasaportların iptali-geri alınması konusunda diğer ülkeleri de bilgilendireceğini belirtti.
İsimler resmi olarak açıklanmadı
Fileleftheros gazetesi, 14 kişinin isminin (kişisel verilerin korunması yasası nedeniyle) resmi olarak açıklanmadığına da dikkati çekti.
Gazete aynı haberinin içerisinde, Bakanlar Kurulu tarafından alınan bu kararın ardından bu kişilerin faaliyetlerinin nasıl etkileneceği konusunun gelecekte ortaya çıkacağını, listede adı bulunan bazı kişilerin yurt dışı seyahatlerinde bu pasaportu kullanmadığını, örneğin listede adı bulunan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın birkaç yıldır pasaportunu yenilemediğini, bu durumun da kendisini yurt dışına seyahat etmekten geri bırakmadığını belirtti.
Gazete Rum Bakanlar Kurulu tarafından alınan bu kararın sonraki aşamada, Rum Yönetimi aleyhine faaliyet gösteren kişiler aleyhine ek tedbirler alınması ihtimalini de açık bıraktığını savundu.
Pelekanos açıklama yaptı
Habere göre, Rum Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, haklarında pasaport iptali veya yenilenmemesi kararı verilen kişilerin ya KKTC Bakanlar Kurulu üyesi ya da Maraş Açılım Komitesi üyesi olduğunu söyledi.
Pelekanos açıklamasında ayrıca, bu kişilerin “eylem ve faaliyetleriyle, anayasa hükümlerine aykırı bir şekilde, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini, güvenliğini, toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını altını oyduğunu” gerekçe göstererek ilgili kararın alındığını belirtti.
Pelekanos sözlerinin devamında bu kişilerin, “Rum Yönetimi’ne yönelik belirli düşmanca faaliyetlerle, Türkiye’nin, BM kararlarına aykırı olan kapalı Maraş bölgesinin statüsünün değiştirilmesi planlarının gerçekleştirilmesini ileriye götürdüğünü” savundu.
Pelekanos ayrıca Rum Başsavcılığı’ndan Maraş’ta yapılan ve yapılmakta olanlarla ilgili Türkiye aleyhine 5’inci hükümetler arası başvuruda bulunmasının istenmesine de karar verildiğini söyledi.
Partilerin değerlendirmesi
Flieleftheros gazetesi, Rum siyasi partilerin, dünkü kararları olumlu ya da olumsuz şekilde yorumladıklarını yazdı.
Habere göre AKEL, kararların, Anastasiadis ve hükümetin, Türkiye’nin “bölücü planlarını” durdurması mümkün olan inisiyatifler yerine, daha çok içe dönük imaj yaratma faaliyetlerinde bulunduğunu ortaya koyduğunu ifade etti.
AKEL yaptığı açıklamada Türkiye aleyhine 5’inci hükümetler arası başvuruya yönelik olarak hukuki araçların tek başlarına kendilerini “işgalden” kurtaracağına dair yanlış yanılsamalar yaratmaması gerektiğini belirtti.
DİKO ve EDEK açıklamasında Bakanlar Kurulu’nun pasaportların geri alınması ya da yenilenmemesi kararını memnuniyetle karşıladı.
EDEK açıklamasında ayrıca Maraş’ın yerleşime açılmasıyla provokasyonda bulunan “işgal rejimine” yönelik ekonomik ve siyasi bedel yaratacak ek tedbirlerin alınmasını da istedi.
ELAM ve DİPA da kararı destekleyen açıklamalarda bulundu.