Diyalog Gazetesi

İddialar çürütüldü

GÜNEY

Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın “Crans Montana’da garantörlüğün kaldırılmasını kabul etmedik” şeklindeki açıklaması güneyde geniş yankı buldu

Rum Hükümet Sözcüsü Kiriakos Kusios, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın, Crans Montana zirvesinde Türkiye’nin garantörlük haklarından vazgeçmeyi kabul etmediği şeklindeki açıklamasını yorumladı.

Alithia gazetesinin haberine göre Kusios, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın bu açıklamasının, Güney Kıbrıs iç siyasetinde bazıları tarafından dile getirilen, Türkiye’nin Crans Montana’da garantörlük haklarından vazgeçmeye ve askerini adadan çekmeye hazır olduğu ancak Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in bunu kabul etmediği iddialarını çürüttüğünü öne sürdü.
Kusios, Anastasiadis aleyhine çürütülen bir diğer ithamın ise Anastasiadis’in Crans Montana’daki tutumuyla konferansın başarısız olmasına yol açtığı iddiası olduğunu belirterek, BM Genel Sekreteri eski yardımcılarından Jeffrey Feltman’ın geçtiğimiz hafta “Politis” gazetesindeki röportajına atıfta bulundu.
Kusios, Türkiye’nin Suriye, Libya ve Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’indeki eylemlerinin yanı sıra, Kıbrıslı Türklerin iç işlerine, Kıbrıs Türk liderinin seçilmesine kadar müdahale etmesi göz önüne alındığında, Türkiye’nin Kıbrıs sorununun çözümü sonrasında Kıbrıs’ta rol ve söz hakkı olmaması gerektiği sonucunun çıktığını öne sürdü.
Kusios ayrıca, Türk uzlaşmazlığını ve kışkırtıcılığını içte birlik olarak göğüslemek gerektiğini vurguladı.
Gazete, Rum siyasi partilerinin de konuya ilişkin açıklamalarına haberinde yer verdi.

Partilerin yorumu

DİSİ Başkan Vekili Haris Yeorgiyadis konuya ilişkin benzer bir açıklamada bulunarak, bazı kesimlerin Crans Montana’da Kıbrıs Rum tarafına neredeyse hazır bir çözüm sunulduğu ancak Anastasiadis’in bunu reddettiği iddialarının Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nca çürütüldüğünü öne sürdü.
Muhalefetin muhalefetlik yapmasının elbette normal olduğunu ancak bunun Türkiye’nin eline koz verecek yönde olmaması gerektiğini vurgulayan Yeorgiyadis, dikkatli ve taktiksel adımlar atılması gerektiğinin altını çizdi.
DİKO’dan da benzer bir açıklama gelirken, AKEL’den yapılan açıklamada ise, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’nın açıklaması ve Feltman’ın sözlerinin Rum hükümetinin bahanelerini mazur göstermediği ifade edildi.
AKEL’in açıklamasında, Crans Montana zirvesi konusunda Türkiye’nin ne dediğinin değil, BM Genel Sekreteri’nin 17 Eylül 2017 tarihli raporunda yazdıklarının önemli olduğu vurgulanarak, söz konusu raporda, garantör devletlerin, karşılıklı kabul edilebilir bir çözüm bulunması yönünde yapıcı tutum sergilediklerinin belirtildiğinin altı çizildi. 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.