Hayal kırıklığı

Güney Kıbrıs’ı Avrupa Parlamentosunda temsil eden Rum milletvekilleri Türkiye’yle ilgili rapordan memnun değil.

Fileleftheros gazetesi, rapora uzaktan bakıldığında “onur kırıcı bir metin” olduğunun görüldüğünü; ancak rapor dikkatle okunduğu ve Erdoğan Hükümeti’nin eylemleri bütünüyle değerlendirildiği zaman, raporda önemli boşluklar olduğunun dikkat çektiğini yazdı.
Gazete, raporda Türkiye’nin Güney Kıbrıs ile Yunanistan aleyhindeki tahriklerinin önemsizleştirilmesi için çaba gösterildiğini de öne sürdü.
Altı AP Milletvekilinin, Türkiye raporunun büyük bir oy çoğunluğuyla AP’dan geçmiş olmasına takılmayıp, rapor aleyhinde oy vermelerine yol açacak önemli boşluklar bulunmasının üzerinde durduğunu yazan gazete, raporda Güney Kıbrıs için olumlu olan unsurların, kendilerinin çabasıyla eklendiğini kaydetti.
Habere göre DİSİ’nin AP Milletvekili ve Avrupa Halk Partisi (ELK) üyesi Lefteris Hristoforu, ELK’in raporda, Türkiye’nin Maraş’taki tavrının kınanmasıyla ilgili önem teşkil eden bir düzenleme yaptırmayı başardığını dile getirirken, Türkiye’nin tüm olanlara rağmen AB’nin önemli ortağı olarak lanse edilmeye devam ettiğini söyledi.
Hristoforu, Türkiye tarafından hukuk, insan hakları, Maraş’ın yasal sakinlerine iadesi gibi konularda reel adımlar atılmadığı sürece, gümrük birliğinin yükseltilmesi konusunun kendileri için kırmızıçizgi olacağını vurguladı.
DİSİ’nin diğer AP Milletvekili Lukas Furlas ise, Türkiye-AB Gümrük Birliği Anlaşması’nı teşvik eden, Kürtlere terörist diyen ve mülteci sorununda Türkiye’yi öven bir rapora olumlu oy vermesinin söz konusu olamayacağını söyledi.
Furlas, ELK aracılığıyla rapora Maraş ile ilgili net bir ifade eklendiğine de vurgu yaptı.
DİKO’nun AP Milletvekili Kostas Mavridis ise, rapora net ifadeler eklenmemiş olmasından ötürü, oylamada çekimser kaldığını dile getirerek, kendisinin girişimiyle rapora Türk askerinin çekilmesinin gerekliliğiyle ilgili ifade eklendiğini söyledi.
Mavridis, AB üyesi ülkeler tarafından Türkiye’ye silah satışının yasaklanması gibi belirleyici ifadelerin ise rapora eklenmediğini kaydederek, raporda gümrük birliği anlaşmasının yükseltilmesinin öngörüldüğünü; ancak 2005’ten beri Türkiye yükümlülüklerini yerine getirmediği için bu anlaşmanın geri çekilmesi gerektiğini ifade etti.