Rum basını, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 9 Ağustos tarihinde gerçekleştirecekleri görüşmede enerji konularının da gündeme gelmesinin beklendiğini belirterek, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu’nun açıklamalarına geniş şekilde yer verdi.
Fileleftheros gazetesi;“Enerji Konuları Da Görüşmede – Akıncı 9 Ağustos Görüşmesinde Doğal Gazı Da Görüşmek İstiyor” başlıkları altında verdiği haberinde, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’le 9 Ağustos tarihinde yapacağı görüşmede enerji konularını da gündeme getirmek istediğini yazdı.
Anastasiadis’in, doğal gaz konusunun müzakere masasına gelmesini kabul etmediğini Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Birliği (AB) ve Akıncı’ya iletmiş olmasına karşın konunun müzakere masasından daha fazla uzak tutulamayacak gibi göründüğü yorumunda bulunurken, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Burcu’nun bu yöndeki açıklamalarına geniş şekilde yer verdi.
5’li buluşma New York’ta
Gazete haberinin devamında, Kıbrıs Rum tarafının, gayrı resmi beşli konferansın Eylül ayında New York’taki BM Genel Kurulu sonrasında gerçekleştirilebileceğini, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerinin, gayrı resmi beşli konferansa engel teşkil etmediğini düşündüğünü yazdı.
Habere göre Rum hükümet kaynakları, Anastasiadis’in müzakerelerin yeniden başlaması için sözde “Türk kışkırtmalarının sona erdirilmesini” şart koşabileceğini, ancak gayrı resmi beşli konferansın toplanması durumunda, “konferans müzakere teşkil etmediği için katılabileceğini” ifade ettiler.
Politis gazetesi ise; “Sonbaharda Gelişme Bekleniyor” başlığı altında verdiği haberinde, farklı bazı çözüm şekillerinin son dönemde gündeme gelmesine karşın Birleşmiş Milletler’in iki toplumlu iki kesimli federasyon çözümüne tamamen bağlı olduğunu yazdı.
Gazete, BM kaynaklarının, şu anki aşamada farklı bir çözüm şeklinin söz konusu olmadığını, bunun da UNFICYP raporunda açıkça belirtileceğini dile getirdiklerini iddia etti.
Söz konusu kaynaklar, tarafların çözüm temeli konusunda kendi aralarında anlaşmaları ve BM Güvenlik Konseyi’ne başvurarak destek istemeleri durumunda çözüm şeklinde değişikliğin kabul görebileceğini de vurguladılar.