Haravgi gazetesinde yer alan söyleşisinde Çelepis, AKEL heyetiyle gittiği Türkiye’deki temaslara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Çelepis, Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’yla görüşmeleri sırasında Davutoğlu’nun kendilerine, Türkiye’nin çok fazla sorunu olduğunu ve Kıbrıs sorunu sebebiyle bölgede istedikleri rolü oynayamadıklarını, bu yüzden de sorunun bir an önce çözülmesinden yana olduklarını açıkça söylediğini savundu.
Türkiye’nin, Kıbrıs sorununun çözümünü istediğine inandıklarını da belirten Çelepis, buradaki asıl unsurun ne kadar ileri gidebileceği ve çözümü nasıl algıladığı olduğunu ifade etti.
Çelepis, Türkiye’nin; Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yı desteklediğini ve ne karar verirse engel olmayacakları mesajını da kendilerine ilettiğini öne sürerken, garantiler konusunu müzakerelerin sonunda ele almaya da hazır olduğunu savundu.
Çelepis, Türkiye’nin hiçbir zaman çözümden sonra NATO garantörlüğünün olmasını istemediğini, kendilerine de bu yönde bir ifade kullanmadıklarını iddia etti.
Çözüm müzakerelerinde mülkiyet konusuna takılı kalındığını ve bu konuya çözüm bulunamazsa ilerleme sağlanamayacağını da ifade eden Çelepis, “ya mülkiyet çözülür ya da müzakereler çöker” şeklinde konuştu.
Çelepis çözümün ekonomik boyutuna da değindi ve çözümün maliyetinin çözüm sonrasında kesinleşebileceğini, “sıcak para” olmadan çözümün uygulanamayacağı, bu konunun Türkiye’yi de düşündürdüğünü savundu.