BM’ye şikayet edilecek

 Vakıflar İdaresi ve Din İşleri Yönetim Kurulu’nun Dipkarpaz’da Apostolos Andreas Manastırı’na yakın bir yerde 108 dönümlük (145 bin metrekare) araziyi 30 yıllığına ve bedelsiz olarak Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’nın (GKK) kullanımına vermesi Rum tarafında gündem oldu.
Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kararı BM ve AB’ye şikâyet edeceği belirtilirken, siyasi partilerinden de tepki açıklamaları geldi.
Fileleftheros, Dipkarpaz’daki Vakıf mallarının GKK’nın kullanımına devredilmesinin ve bunun Bakanlar Kurulu’nun kararı ve 14 Ekim’de Resmî Gazete’de yayımlanmasının “kapalı Maraş’taki faaliyetlerle de bağlantılı siyasi boyutları olduğunu” öne sürdü.
Türk tarafının bu hareketle EVKAF’ın, ada genelinde kendisinin kabul ettiği bütün mülkleri vakıf malı olarak tanıdığını beyan ettiğini ve böyle yerlerden birinin de Maraş olduğuna işaret eden gazete, Taşınmaz Mal Komisyonu’na (TMK) başvurması istenen Maraş kökenlilerin bu hukuk savaşında, aslında EVKAF ile karşı karşıya getirilmeye çalışıldığını yazdı.
Gazete, “Maraş kökenli Rumlara TMK kararları aracılığıyla, başvuru yaptıkları mülklerin kendilerine değil EVKAF’a ait olduğunun gösterileceği” iddiasına da yer verdi.

Sözcü açıklama yaptı
Habere göre, Rum Sözcü Marios Pelekanos, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Zafer Burnu yakınlarındaki arazinin GKK’nın kullanımına devredilmesini BM ve AB’ye şikâyet edeceğini açıkladı.
Pelekanos imzasını taşıyan dünkü açıklamada, Anastaiadis’in BM Genel Sekreteri, Güvenlik Konseyi üyeleri ve AB üyesi devlet ve hükümet başkanlarına mektup göndererek, Apostolos Andreas Manastırı bölgesindeki arazinin GKK’nın kullanımına devredilmesini şikâyet edeceği kaydedildi.
Olayın “yasa dışı ve tahrikkâr” diye nitelendirildi açıklamada, Anastasiadis’in Brüksel’de düzenlenecek bir sonraki Avrupa Konseyi toplantısında AB devlet ve hükümet başkanlarına Kıbrıs sorunundaki son gelişmeler, New York’taki üçlü görüşme ve Genel Sekreter’in Kıbrıs özel temsilcisi atamasındaki gecikme, Türkiye’nin Doğu Akdeniz ve kapalı Maraş’taki faaliyetleri ve son gelişmelerle ilgili “detaylı bilgi” vereceği belirtildi. 

Siyasi partiler de eleştirdi
Rum siyasi partilerin bu yeni gelişmeden “büyük kaygı”yla bahsettiğini yazan gazete, AKEL’in, Kıbrıs politikası nedeniyle Anastasiadis hükümetine sert eleştiride bulunduğunu kaydetti.
Türkiye ve KKTC’nin her gün “Kıbrıs’ın kesin taksimi” yönünde yeni bir emrivaki gerçekleştirdiğini ve bunun “engellenip, iptal edilmesi gerektiğini” savunan AKEL açıklamasında özetle şunları kaydetti:
“Tam da bu yüzden uzlaşılmış çözüm çerçevesinde vatanımızın kurtarılması ve yeniden birleştirilmesine işaret ediyoruz, Maraş’ı da bütün Kıbrıs’ı da bu kurtarabilir. Müzakerelerin 2017’de koptuğu yerden başlamasını bu yüzden istiyoruz.. Hükümet ve DİSİ’nin bu söylemlere neden tepki gösterdiği önemlidir. Hükümet ve DİSİ, taksimden rahatsız olacağına AKEL’den oluyor.”
ELAM ise açıklamasında Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC-TC arasında MEB ilan edileceği açıklamasına Ada’nın kuzey bölümünün Rum yönetimi tarafından ortay hat ilkesiyle MEB ilan edilerek ve eşzamanlı olarak Yunanistan’la MEB sınırlandırması yapılarak cevap verilmesi gerektiğini iddia etti. Kapalı Maraş’taki faaliyetlere karşı tedbirlerin aşamalı olarak Kıbrıslı Türklerin vatandaşlıklarının geri alınması ve bütün geçitlerin kapatılmasıyla tırmandırılması gerektiğini de öne sürdü.
DİPA, Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın Kırım ve KKTC’nin karşılıklı tanınması haberleriyle ilgili yalanlama açıklamasını hatırlatırken, Ekologlar da “yeni tahrikkar eylemi ortadan kaldırmak ve Türkiye’ye baskı yapılmasını sağlamak” amacıyla eyleme geçmesi gerektiğini kaydetti.