Cemre AKAR
Emre İleri, 15 yaşında müzikle tanışmış ve gitar çalmaya başlamış... Zaman içerisinde müziğe olan sevgisi artarken, şiir yazmayı denemiş...
Duygular kağıda dökülünce, bunları bir kitapta toplamış İlk kitabı ‘61’ adını taşıyor... Daha sonra da ‘Kül’ adlı şiir kitabını yayınlamış.
Bu hafta Genç Vizyon’a konuk olan Emre İleri, sorularımızı şöyle yanıtladı:
Soru: Sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
Yanıt: 33 yaşındayım. Lefkoşa’da yaşıyorum. Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde aldığım eğitime ara verdikten sonra yaşamımı tamamen sanata adamış biriyim. Günümün çoğunu evde, babam ve köpeğim “coffee” ile geçiriyorum.
Soru: Sanat yaşamına nasıl adım attınız?
Yanıt: Sanat yaşamına 15 yaşında müzik ile başladım. Sanırım 1996 yılıydı. Orta sona gidiyordum. Arkadaşımın gitarını elime aldım ve aslında o gün müzik yaşamına merhaba dedim.
Soru: Klasik gitar mıydı ?
Yanıt: Yok, aslında ilginç gelecek ama elektro gitardı. Daha sonra amcamın eski bir klasik gitarında tek tel ile kendi kendime çalmayı öğrendim. İlk çaldığım şarkı Eric Clapton’un “tears in heaven” eseriydi. İlk öğrendiğim ve hala en sevdiğim şarkı…
Soru: Daha sonra müziğe nasıl devam ettiniz?
Yanıt: Daha sonra Ünal Dede’den klasik gitar dersleri almaya başladım ve kendimi daha da geliştirdim.
Üniversitede aldığım müzik eğitimi ile bilgimi bir üst düzeye taşıdım.
Filiz Naldöven’den etkilendim
Soru: Şiir yazmaya nasıl başladınız
Yanıt: Şiir yazmaya 2004 yılında başladım. Filiz Naldöven’in evinde söyleşilere giderken çalışmalardan ve paylaşımlardan çok etkilendim ve yazmaya başladım. 2 yıl sonra 2006’da ilk kitabım “61” i yayınladım. Şiirden çok, mizahi öyküler ağırlıktaydı. Bugün geçmişe baktığımda o zamanki eksikliklerimi daha iyi görüyorum.
Daha sonra daha çok şiir okumaya başladım. Özellikle Küçük İskender, Atilla İlhan ve Turgut Uyar’dan çok etkiledim. Okudukça kendimi daha çok gelişitrdim.
Şiirlerim üzerinde çalışmaya başladım. Örneğin söz dizimine ve ritme önem vermeye başladım şiirde.
Soru: Daha sonra kitap yayınladınız mı?
Yanıt: 2011 yılında ikinci şiir kitabım olan “Kül”ü çıkardım.
Soru: Satışlardan memnun musunuz?
Yanıt: Yaklaşık 600 tane basıldı. Fakat tamamı satılmadı. Aslında benim için önemli olan nicelik değil nitelikdir. Yani bizim için satış rakamından çok nitelikli okuyucu olması önemli. Zaten çok fazla tanıtım yapamadım. Bir süredir yaşadığım rahatsızlık nedeniyle sosyal yaşamdan kopmak zorunda kaldım ve atölye çalışmaları, şiir geceleri veya imza günleri gibi etkinlikler yapamıyorum. Daha fazla yazılı basınla sanatseverlere ulaşmaya çalışıyorum.
Şiir öne geçti
Soru: Şu anda ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Yanıt: Şiire olan ilgim müzik aşkımın önüne geçti desem yalan olmaz. Vaktimin çoğunu kitap okuyarak ve üreterek geçiriyorum. Dediğim gibi rahatsızlığım nedeni ile maalesef sanat alanında fazla etkinlikler düzenleyemiyorum ve yapılan etkinliklere katılamıyorum. Bu da beni çok üzüyor. Fakat haftada bir rutin olarak basılan Afrika gazetesinin Pazar Eki’nde arada bir yayımladığım şiirlerle okuyucularımla buluşuyorum.
Soru: Emre İleri’yi bize birkaç kelime ile anlatsanız?
Yanıt: Sevgi, şefkat, barış ve dinginlik, öfke ve münzevi bir hayat.
Soru: İleriye yönelik çalışmalarınız ve hedefleriniz neler?
Yanıt: 3 yıllık evliliğimin sona ermesi ile hayata karşı bir kırgınlık yaşadım. Fakat daha sonra kendimi toparlayıp kendimi sanatıma adadım. En büyük hedefim önce şiir alanında daha sonra müzik yapmada kendimi daha da ileriye taşımak. Fakat her şeyden önce daha iyi bir insan olmak en büyük hedefim. İnsanları daha iyi anlayabilmek isterim. Onları bütün güçlü yönleri ve zayıflıkları ile keşfedebilmek. İnsanlardaki kendimi ve kendimdeki onları keşfedebilmek. Yurt dışına açılmak gibi bir hedefim yoktur. Şiirlerimi ada insanı ile buluşturmak ve amatörde olsa en kısa zamanda bir müzik albümü ile yeniden müzik dünyasına dönmeyi arzuluyorum.
Soru: Gençlere ne gibi tavsiyeler vermek istersiniz ?
Yanıt:Bol bol kitap okusunlar. Kurtuluş kitaplarda gizlidir.
Özellikle yeni başlayanlara Gündüz Vasaf’ın “Cehenneme Övgü” kitabını tavsiye ederim.
Genel olarak gençlerin şiire olan ilgisi çok zayıf. Şiir okumak yaratıcılığı arttırır böylelikle daha iyi ve üretken bir toplum haline geliriz. Paylaşım artar ve paylaşım arttıkça toplum olarak da ilerleriz.