Diyalog Gazetesi

KKTC bankacılık düzenleme ve denetim sistemi gözden geçirilmeli (7)

EKONOMİ

Prof. Dr. Mete FERİDUN

Bu konuda en önemli örnek olan FCA yakından incelenerek ülkemizde de gerekli düzenlemeler en erken zamanda gerçekleştirilmelidir. Bu nedenle, yazıma son vermeden önce, daha önce görev almış olduğum bir kurum olması nedeniyle iç yapısını yakından bildiğim FCA ile ilgili birkaç kısa bilgi daha paylaşmakta fayda görüyorum.
FCA, özerk bir kurum olarak faaliyet göstermesine rağmen aynı zamanda PRA ile ortak hareket ederek bankacılık sektöründeki diğer risklerin de giderilmesi konusunda çeşitli sorumluluklar üstlenmektedir. Ancak, bu kurumun birinci önceliği bankacılık sektörünün itibarını zedeleyebilecek bir ortamının oluşmasını önlemeye yönelik gerekli tedbirleri çok hızlı bir şekilde almak ve gerekli mevzuat değişikliklerini etkin bir şekilde gerçekleştirmektir.
Bu nedenle, söz konusu kurumda görev alan personel büyük çoğunlukla bankacılık yasalarına hakim hukukçulardan oluşurken, kurum çok hızlı kararlar alabilmesini sağlayacak dinamik bir örgüt yapısına ve gerekli hallerde bankalara çok ciddi yaptırımlar uygulamasına olanak tanıyan çok geniş yasal yetkilere sahiptir. Nitekim, mevduat sahiplerinin, kredi müşterilerinin ve diğer finansal ürün tüketicilerinin bankalar ve finansal kuruluşlara ilişkin şikayetlerini kolaylıkla bildirebilmesi için daha önce de belirtmiş olduğum gibi FCA bünyesinde bir çağrı merkezi faaliyet göstermekte ve her türlü şikayet anında değerlendirilerek, gerekli görülmesi halinde müşterilerini mağdur eden kuruluşlara ağır para cezaları, veya faaliyet izinlerini iptal etme gibi, çeşitli yaptırımlar uygulanabilmektedir.
KKTC bankacılık düzenleme ve denetim çerçevesinde böyle bir kuruma olan ihtiyacın ilk fırsatta giderilmesi, ileride bankacılık sektörümüze ilişkin daha büyük sorunların yaşanmasını önlemek açısından büyük önem arz etmektedir. Bu yazıda ifade etmeye çalışmış olduğum otorite eksikliği, ülkemizde “finansal davranış düzenlemeleri” üzerine odaklanacak Birleşik Krallıktaki FCA benzeri bir düzenleyici kurumuna olan ihtiyacı açık bir şekilde göstermektedir. 
Ülkemizde de banka müşterilerinin bankalara ilişkin şikayetlerini hızlı ve kolay bir şekilde bildirebileceği FCA gibi bir otoritenin olması, vatandaşların bankacılık sistemine daha çok güven duymalarını sağlayacaktır. Böyle bir kurumun varlığı, müşterilerini mağdur eden bankalara yönelik gerekli tedbirlerin alınmasını ve bankaların daha disiplinli bir şekilde faaliyet göstermesini sağlayarak, piyasa disiplininin güçlendirilmesine de katkıda bulunacaktır.
Bununla birlikte, ileride yaşanabilecek kriz dönemlerinde bankacılık sektöründeki uygulamalara ilişkin önemli kararların ileride farklı kesimleri tatmin etme kaygısı güden siyasetçilerden oluşan Bakanlar Kurulu veya bizzat banka yöneticilerinin kendilerinin bir araya gelmesiyle oluşan Bankalar Birliği yerine, tarafsız kişilerden oluşan, her türlü karar alma ve uygulama yetkisine sahip olan, ve kamuoyunun güven duyacağı bir düzenleyici otorite tarafından alınması, söz konusu kararların daha kolay benimsenmesi ve bankacılık sektörünün itibarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır.
Söz konusu kararların bağımsız bir otorite tarafından alınmasının kamuoyunda yaratacağı adalet duygusu, bankaların müşerileri tarafından haksız itham ve eleştirilere maruz kalmasını önleyeceği gibi, böyle bir otoritenin varlığı hükümetin üzerinden büyük bir yük alarak Bakanlar Kurulu’nun diğer yaşamsal konulara odaklanmasına olanak sağlayacaktır. 
Dolayısıyla, ya KKTC Merkez Bankası’nın gerekli yetkilerle donatılması, ya da Merkez Bankası dışında bir finansal davranış otoritesi oluşturulması gerekmektedir. Mevcut krizin ardından Finansal davranış risklerine ilişkin gerekli reformların gerçekleştirilmesi, ileride benzer sorunlar yaşanmasını önleyecek ve kamuoyunun bankacılık sistemimize olan güveninin korunmasına da yardımcı olacaktır.
COVID-19 krizinin atlatılmasının ardından gerekli siyasi irade ortaya konarak yukarıda kısaca değinmiş olduğum reformların ivedilikle gerçekleştirilmesi, KKTC bankacılık sektörünün ihtiyatı risklere yönelik düzenlemeler açısından olduğu gibi, “finansal davranış risklerinin” yönetimi açısından da sıkı bir düzenleme ve denetim çerçevesine kavuşmasını sağlayacaktır. (Bitti) 

Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.