Diyalog Gazetesi

Endişeler seslendirildi

EKONOMİ

Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülürken söz alan milletvekilleri ağırlıklı olarak Kıbrıs sorunu ve müzakere süreciyle ilgili konuşmalar yaptı

2016 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısını görüşmek üzere, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Sibel Siber başkanlığında toplanan dünkü genel kurulun gündeminde Cumhurbaşkanlığı ve Cumhuriyet Meclisi bütçeleri vardı.
Cumhurbaşkanlığı bütçesi görüşülürken söz alan milletvekilleri ağırlıklı olarak Kıbrıs sorunu ve müzakere süreciyle ilgili konuşmalar yaptı.
Hükümeti oluşturan CTP-UBP milletvekillerinin tümünün katılımıyla açılan genel kurul toplantısında, grevde olan katipler yerine Meclis Yasalar ve Tutanaklar Müdürü Seral Fırat görev yaptı.
Yasa tasarısının görüşülmesinin öncesinde bilgiye sunuşlar yapıldı. Cumhuriyet Meclisi Başkanlık Divanı’nın Avrupa Parlamentosu heyetine ilişkin kararı okundu. Karara göre heyete TDP Girne Milletvekili Zeki Çeler’in de dahil edilmesi oybirliğiyle kabul edildi.


Arabacıoğlu: Masada dikkatli olunmalı
Cumhurbaşkanlığı Bütçesi’nin görüşülmesine DP-UG Lefkoşa Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu’nun konuşmasıyla başlandı.
Arabacıoğlu, Kıbrıs konusuna değinerek, Kıbrıs müzakerelerinde ülkenin ve halkın geleceğinin söz konusu olduğunu ve sürecin büyük önem taşıdığını belirterek, Mart veya Mayıs’ta referandum yapılması söylemlerinin yapıldığına, Rum tarafında seçimlerin ertelenmesi için söylemler olduğuna işaret etti.
Müzakere masasında tüm konuların görüşüldüğünü ve bunların BM tutanaklarına girdiğini ifade eden Arabacıoğlu, bu yüzden masada konuşulan toprak, nüfus gibi konularda çok dikkatli olunması gerekliliğine değindi.

Denktaş: Hükümet sözlerinin arkasında duracak mı?
Toplantıda konuşma yapan DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, Cumhurbaşkanlığı bütçesi ve Kıbrıs müzakerelerinden önce Meclis önünde yapılan eyleme değindi. Maliye Bakanı’nın özelleştirme, kamu özel işbirliği gibi konularındaki açıklamalarını anımsatan Denktaş, hükümetin bunların arkasında durup duramayacağını merak ettiğini söyledi. 
Güvenlik ve garantiler konusunda Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın dün yaptığı açıklamaya değinen Denktaş, garanti ve ittifak anlaşmasındaki hakların ne olduğunun geçmişte yaşanarak görüldüğünü ifade etti ve garantiler konusunda yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. 
Garantörlüğün hiçbir şekilde sulandırılmaması gerektiğini vurgulayan Denktaş, Türkiye’nin de bu konuda iyi düşünmesi gerektiğini, çünkü Kıbrıs’tan çıkmasıyla Akdeniz’de avantajının kalmayacağına inanç belirtti. 
Denktaş, Kıbrıslı Türklerin bir kez daha referandum sandığından eli boş olarak dönmemesini temenni ederek, Cumhurbaşkanlığı bütçesine ret oyu vereceklerini kaydetti. 

Çakıcı: Şimdi herkes çözümcü oldu
TDP Lefkoşa Milletvekili Mehmet Çakıcı, geçmişte Kıbrıs müzakere sürecinde yaşanan “KKTC sonsuza dek yaşayacak” veya “AB’ci” tartışmalarını anlatarak, yorumlar yaptı ve şimdi de herkesin “çözümcü” olduğunu ama bunu söyleyemeyip, bahaneler uydurduğunu savundu. 
Çözümün gelecek nesiller için çok önemli olduğunu vurgulayan Çakıcı, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın arkasında olmaya, süreci desteklemeye ve diğer siyasi partilerle işbirliğine hazır olduklarını söyledi. 

Özgürgün: Görüşmecilik hakkını Akıncı’ya Meclis verdi
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün de, Kıbrıs müzakerelerini sürdüren Cumhurbaşkanı’nın Kıbrıs konusundaki görevleri gibi içte de halkın bütünlüğünü sağlamak, iç sorunların çözümüne yardımcı olmak ve ülkedeki yaşamın kolaylaştırması konusunda hükümetle birlikte hareket etmek gibi görevleri olduğunu savundu.
Cumhurbaşkanına görüşmecilik hakkını halkın değil, Meclis’in verdiğini ifade eden Özgürgün, Cumhurbaşkanı’nın Meclis'e yeterince bilgi vermediğini savundu. Görüşmelerin yoğun olduğu bir ayda ve 8 görüşmenin planlandığı bir ortamda Cumhurbaşkanı’nın gerekirse her hafta veya ayda bir Meclisi bilgilendirmesi gerektiğini ifade eden Özgürgün, “Cumhurbaşkanı Meclis’le birlikte hareket etmeli. Gelişmeleri Meclis’te milletvekillerine aktarmalıdır” dedi.
Özgürgün, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın Kıbrıs müzakerelerinde toprak ve mülkiyet meselesinin henüz konuşulmadığını söylediğini ifade ederek, toprak ve mülkiyet meselesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Özgürgün, Kıbrıs’ta olası bir anlaşmaya yüzde 60-65’ten fazla “evet” çıkmayacağını ifade ederek, “evet”ten sonra bir tartışma yaşanmaması için sorunların iyi değerlendirilmesi ve iyi algılanması gerektiğini kaydetti.
Doğru hareketleri her zaman desteklediklerini ifade eden Özgürgün, bütçeye “Evet” oyu vereceklerini ancak Cumhurbaşkanının UBP Grubu’nun görüşlerini de dikkate alması gerektiğini ve ilişkilerin eskisi gibi devamını dilediklerini kaydetti.

Erhürman: Bütçeye oyumuz olumlu 
CTP Lefkoşa Milletvekili Tufan Erhürman da, CTP’nin bütçeye olumlu oy kullanacağını ifade ederek, Kıbrıs müzakere sürecine yönelik görüşlerini paylaştı. 
Erhürman, henüz müzakere masasında anlaşmaya varılmayan konularda anlaşılmış ve Kıbrıs Türk halkının aleyhine gibi davranmanın doğru olmadığını kaydetti. 


Töre: Rumların amacı adayı Helen egemenliğine sokmak
UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre, Kıbrıs müzakereleri ile ilgili açıklamalarda bulunan Rum yetkililerin açıklamalarını dile getirerek, Kıbrıs’ın “Helen egemenliğine” sokulmak istendiğini öne sürdü. 
Rumların “Annan Planı’ndan daha çok kazanımlar elde ettik” dediğini ifade eden Töre, hedefin Enosis olduğunu ve hangi anlaşma yapılırsa yapılsın amacın KKTC’yi sonlandırma olduğunu savundu. 

Angolemli: Çıkarımız barışa ulaşmaktır
TDP Gazimağusa Milletvekili Hüseyin Angolemli, Cumhurbaşkanlığı’nın her istenen zamanda bilgi vermeye hazır olduğunu, siyasilerin her cuma görüştüğünü, isteyen siyasi partilere bilgi verdiğini ifade ederek, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın bu tip konuları reddedeceğini sanmadığını kaydetti. 
Angolemli, Kıbrıs Türklerinin barıştan yana olması, haklarını savunarak barışa ulaşması gerektiğini belirterek, “Çıkarımız barışa ulaşmaktır” dedi.

Soyer: Çözüm, Türkiye’nin de çıkarına
 CTP Gazmağusa Milletvekili Ferdi Sabit Soyer, Meclis kürsüsünden “Kıbrıs’ta barış dünyada barış” sözcüğünün anlamsızlığının konuşulduğunu belirterek, Atatürk’ün “Yurtta Sulh, Dünya’da Sulh sözü bu kadar değersiz miydi?” diye sordu
Soyer, AB’nin Türkiye ile anlaşma yaptığı toplantıda Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in yan yana görüntü verdiğini anımsatarak, bunun bir realite olduğunu kaydetti.
Kıbrıs sorununun çözümünün, Türkiye’nin ayaklarına bağlanan bağlardan kurtulmasına da yardımcı olacağını söyleyen Soyer, mülkiyet meselesinin önemli olmakla birlikte dünyada bir yer edinilmesinin de çok önemli olduğunu kaydetti.

Saner: Halkın yüzde 85’i garantiyi istiyor
UBP Gazimağusa Milletvekili Ersan Saner de Kıbrıs Türk halkının en hassas olduğu konulardan birinin Kıbrıs konusu olduğunu belirtti.
Saner, Cumhurbaşkanı’nın katıldığı görüşmelerin 6 başlıkta sürdürüldüğünü söyleyerek, 11 Şubat mutabakatını imzalayan Derviş Eroğlu ile Cumhurbaşkanı Akıncı’ya katkıları nedeniyle teşekkür etti.

Hamzaoğulları: İnşallah torunlarımıza miras kalmaz
Daha sonra söz alan CTP Milletvekili Biray Hamzaoğulları, 2003’te kapıların açıldığını ve o günden bugüne kimsenin kimseyi öldürmediğini belirtti.
Hamzaoğulları, “İnşallah bu sefer iki ‘evet’ çıkar da bu sorun torunlarımıza miras kalmaz” dedi.
Sıradaki Haber
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.