Kıbrıs’ın kuzeyinde ikinci büyük emlak patlaması yaşanıyor…
   AB üyesi ülkelere gidemeyen Rus ve İran vatandaşlarının, Kuzey Kıbrıs’a akın etmesi nedeniyle mülk fiyatlarında inanılmaz artışlar var…
   Bir mülkün fiyatı bir yıl içinde iki katı rakama ulaşabilir mi?..
   Var mıdır dünyada bunun benzeri?..
   Ama burası Kuzey Kıbrıs…
   Burada her şey olabiliyor…
   Mülkün fiyatını bir yılda iki katına çıkarıyorsunuz ama arıtmanız yok, kanalizasyon bağlantınız yok…
   Evi satın alan şahıs kısa bir süre sonra insan dışkılarının arasında kalıveriyor…
   Böylesi bir ticaret anlayışı var mıdır dünyada?..
   Elbette yoktur…
   Ama burası TRNC…
   Burada her şey olabiliyor…
   Fiyatı bir yılda ikiye katlanan apartmanın 25’inci veya 30’uncu katında daire satılıyor…
   Adam bu daireyi alırken, satıcıya “olası bir durumda itfaiyenizin bu kadar yükseğe ulaşabilecek merdiveni var mı?” diye sormuyor…
   Böylesi bir soru aklına bile gelmiyor…
   Ne bilsin ki burası TRNC…
   Üstelik forever…
   İtfaiye; müteahhitleri ve ilgili belediyeleri uyarıyor “bu kadar yüksek kata izin vermeyin, olası bir yangında buraya yetişecek merdivenimiz yoktur” diyor…
   Ama bu uyarıyı kimse dikkate almıyor…
   Neden mi?..
   Burası TRNC o yüzden…
   Benzeri yok…
   Konut fiyatları arttıkça, inşaat malzemelerinin fiyatları da artıyor…
   Çoğu hırdavatçı Çin malını ‘iyi kalite’ diye satıyor…
   Adam evi aldıktan 3 ay sonra banyo odası veya mutfak sular altında kalıyor…
   Lavabo altındaki çelik boru patlamış…
   Bu kadar kısa sürede patlaması normal mı?..
   Made in China…
   O yüzden olabiliyor…
   On liraya alıp, 200 liraya satarsan kısa sürede uçuyorsun…
   Yükseklik 11 bin metre…
   Kim tutar seni…
   Müteahhit “bu konutların fiyatı neden bu kadar hızlı artıyor?” diye soranlara inşaat malzemelerindeki artıştan söz ediyor…
  Çeşme, lavabo, küvet, demir, çakıl, kum, çimento, kapı-pencere fiyatlarının sürekli arttığını söylüyor…
   “Abi herkes çıldırmış” diyerek, konut fiyatını bir yılda ikiye katlamanın gerekçelerini sıralamış oluyor…
   Benzeri var mı bunun?..
   Elbette yok…
   Arazi Yannagi’nin, satan Yakup, alan hapı yutan Peperson…
   Güneyde arazinin sahibi Yannagi, müteahhit Alekos…
   Tam tapu…
   Fiyatlar, kuzeydekinin altında…
   Ne yazık ki, bu tersliği görmeyecek kadar gözler karanlığa bürünmüş…
   Bunun sonu yuvarlanmak değil de nedir?..
   Karanlığı bırakıp, aydınlığa geçme şansı olacak mı?..
   Bu şartlar altında çok zor…
   İyi pazarlar…