Resmi tanıma olmasa da Kuzey Kıbrıs bir Avrupa toprağıdır…
İstatistik Kurumu’nun verilerine göre 407 bin, tahminlere göre ise bir milyona yakın nüfusun olduğu ülkemizde hem trafik kazalarının, hem de adli suçların patlaması gerçekten üzücüdür…
Bir insan, kendisiyle barışmak istemeyen eski bir kadın arkadaşını bıçaklayabilir mi?..
Veya ölümle tehdit edecek kadar ileri gidebilir mi?..
Öğretmenlik okuyan bir genç, eğlenmek için bara giderken, cebinde bıçak taşıyarak, insanlara saldırabilir mi?..
Uyuşturucu baskını yapan polislere silah çekilebilir mi?..
Aralarında husumet var diye bankadaki adam sopalarla dövülebilir mi?..
Ayrılma aşamasında olan kadının boğazına bıçak dayayıp ölümle tehdit edilebilir mi?..
Maalesef bu ülkede artık bu tür olayları da görebiliyoruz…
Bıçaklıyor ve hayatını sonlandırıyor…
Mahkemenin bu tür suçlar için 30 yıl hapislik cezası vermesi, giden canı geri getiremez…
Ama caydırıcılık açısından önemlidir…
Kuşkusuz; yaşanan olayların derinliğinde kültür değişimi vardır…
Yabancı nüfusun, yerli nüfusun üzerine çıktığı bir yerde kültür farklılıkları yüzünden adli suçlarda artışların olması kaçınılmazdır…
Yoksa bu toplumun kültürü sineğe dokunmayacak kadar insancıl, eğitimli ve sevgi yüklüydü…
Nasıl ve ne şekilde değişimlere uğradığını herkes biliyor…
Yine de önlem alınamıyor…
Yaşanan tüm olaylarda ana neden KKTC’deki kültürün büyük ölçüde değişmesi ve siyasetin tüm bu olanlar karşısında etkisiz ve tepkisiz kalmasıdır…
Kabul edilemez bir durum
Nüfus bir milyon olsa bile; bu kadar küçük bir ülkede sık sık cinayet olaylarının yaşanması normal midir?..
Yılda 100’den fazla ‘öldürmeye teşebbüs, vahim yaralama ve darp’ suçu işlenir mi?..
Mahkemelerin gündemine her yıl onlarca silah, patlayıcı, bıçak, şiddet ve tehdit davası gelir mi?..
Ne yazık ki; yukarıda sıraladıklarımın tümü Kuzey Kıbrıs’taki suçların ne kadar arttığını gösteriyor...
Güzel bir ülkede cinayetlerin ve diğer suçların bu kadar artması dikkat çekicidir...
Kuzey Kıbrıs, mafyanın ve azılı suçluların rahatça dolaştığı bir ülke oldu...
Bunu hiç kimse inkar edemez...
Uyuşturucu mafyasının giderek güçlenmesi ülkemiz için çok büyük bir tehlikedir...
Cinayetler, silahlı hesaplaşmalar, soygunlar ve tehdit olayları, personel ve teknoloji açısından yetersiz kalan KKTC polisinin önleyemeyeceği boyutlara ulaştı...
Ve bu gelişmeler karşısında Kıbrıs Türk halkı rahat uyku uyuyamaz hale geldi...
Daha da geç kalmadan ciddi önlemlerin alınması kaçınılmazdır…
Suç işleyenlerin ‘her ne statüde olursa olsun’ bu ülkeye girmesine veya yaşamasına izin verilmemelidir…
Uyuşturucunun cirit attığı Sorma gir Hanı KKTCde Uyuşturucu tüccarları ile yukardan aşağıya Kimin eli Kimin cebinde olduğunu bilen mi var ! Tanınmamışlık ile Uluslarası Hukuk kolunun giremediği dış Dünya ile Direk uçuş olmayan Ülkemizde uyuşturucu ile Suçların patlaması normal değilmidir yani ? Dikili taş önünde kimsenin kayde almadığı Liderlerimizin milli nutukları ve meydan okutmaları ile maalesef bir arpa boyu bile gidemedik ! Daha da fakirleşip yoksullaştık ! Kim derdi ki Kırk yıl önce zenginlikler içinde kurduğumuz KKTCyi bugünkü vahim haline getireceğiz diye ! Falcı Elmaziye Hanım’ın bile bunu bilmesi mümkün değildi !
AB toprağı Kuzey Kıbrıs’ta Afrika Standartlarını yaşıyoruz ? TRNC forever !!