banner564

Rekorlarla dolu sezon

NBA 2015-16 normal sezonunda yer alan olayları Diyalog Gazetesi olarak basketbol severler için derledik

Rekorlarla dolu sezon
banner598
Bora SEFER
2015-16 sezonu NBA için rekorlarla dolu bir sezondu. Golden State Warriors, 1995-96 yılında Michael Jordan’ın liderliğini yaptığı Chicago Bulls takımına ait olan NBA tarihinin en fazla galibiyet alma rekorunu 73 galibiyet alıp kırarak Batı Konferansı’nı lider tamamladı. 
Takımın lideri Stephen Curry, kendine ait olan ‘bir sezonda atılan en fazla üçlük’ rekorunu 402 üçlük atarak geliştirdi. 
San Antonio Spurs kendi sahasında 40 galibiyet alarak, NBA iç saha galibiyet rekorunu kırmış oldu, kendi sahasında yenildiği tek takım ise Golden State Warriors.
Doğu konferansını lider bitirme başarısını gösteren takım ise, galibiyet sayısı olarak beklentilerin altında kalmış olsa da, Cleveland Cavaliers oldu. Sezonu 57 galibiyet ile tamamladılar.
2015-16 sezonunda Kobe Bryant ve Tim Duncan gibi efsanevi isimler emekliliklerini açıklayarak kariyerlerine noktayı koydular.

Normal sezon ödülleri;
En Değerli Oyuncu; Stephen Curry (GSW)
Sayı Kralı; Stephen Curry (GSW) (30,1)
Asist Kralı; Rajon Rondo (SAC) (11,7)
Ribaund Kralı; Andre Drummond (DET) (14,8)
Blok Kralı; Hassan Whiteside (MIA) (3,7)
Top Çalma Kralı; Stephen Curry (GSW) (2,1)
Yılın Savunmacısı; Kawhi Leonard (SAS)
En Gelişmiş Oyuncu; C.J. McCollum (POR)
Yılın Çaylağı; Karl-Anthony Towns (MIN)
Yılın Koçu; Steve Kerr (GSW) (73-9)
Yılın En İyi Beşi; Stephen Curry (GSW), Russell Westbrook (OKC), Kawhi Leonard (SAS), LeBron James (CLE), DeAndre Jordan (LAC) 
Yılın En İyi 2. Beşi; Chris Paul (LAC), Damian Lillard (POR), Kevin Durant (OKC), Draymond Green (GSW), DeMarcus Cousins (SAC)
Yılın En İyi 3. Beşi; Kyle Lowry (TOR), Klay Thompson (GSW), Paul George (IND), LaMarcus Aldridge (SAS), Andre Drummond (DET)
Yılın En İyi Savunma Beşi; Chris Paul (LAC), Avery Bradley (BOS), Kawhi Leonard (SAS), Draymond Green (GSW), DeAndre Jordan (LAC)
Yılın En İyi 2. Savunma Beşi; Tony Allen (MEM), Jimmy Butler (CHI), Paul George (IND), Paul Millsap (ATL), Hassan Whiteside (MIA)

Beklentilerin üzerindeki performanslar
Her sezon öncesinde takımlardan bazı beklentiler ister istemez kafamızda oluşur. Bazı takımlar bu beklentileri karşılayamaz, bazıları tam beklenen performansı gösterirler, bazılarıysa bize sürprizler yaparak beklentilerin üstüne çıkarlar. 2015-16 sezonunda da sürpriz takım dendiğinde, çoğu kişinin aklına gelen ilk takım Portland Trail Blazers’tır.

Portland Trail Blazers
Sezon öncesinde ilk beşinden 4 oyuncu kaybeden Portland için durum hiç de iyi gözükmüyordu. Takımını terk etmeyen tek isim olan Damian Lillard, sezona harika bir başlangıç yaptı, fakat diğer oyuncular için aynı şeyi söylemek zordu. Elbette herkes elinden geleni yapıyordu, fakat bu yeterli olmuyordu. Elinden gelen her şeyi yapan bir diğer isimse C.J. McCollum’du. Gelecek için umut veren bir performans sergiliyordu. Sonrasında olabilecek en kötü şey oldu. Damian Lillard sakatlandı. Çok ağır bir sakatlık olmasa da 1 hafta kadar bir dönemi sakat geçirdi. Bu dönem hiç de göründüğü gibi bir dönem olmadı. Portland için olabilecek en kötü değil, belki de en iyi şey olmuştu. Damian Lillard’ın yokluğunda C.J. McCollum sorumluluğu üstlenmiş, fazlasıyla üst düzey bir performans sergilemeye başlamıştı. Damian Lillard döndüğünde, şutör gard pozisyonunda başlayan isim, Gerald Henderson’ın yerini alan C.J. McCollum olmuştu. Bu şekilde bir ivme yakalayan Portland sezon ilerledikçe play-off görme ihtimali olan bir takım haline geldi. Sezon sonunda ise Damian Lillard’ın performansını inanılmaz bir seviyeye çekmesi takımın 5. sıradan play-off’a girmesini sağladı. 
Play-off’larda ilk rakibi 4. sırayı almayı başarmış, kadrosu yıldızlarla dolu, Los Angeles Clippers’tı. Seri 2-1 Clippers üstünlüğüyle devam ederken 4. maçta çok ilginç bir şey oldu. Clippers’ın en önemli 2 oyuncusu, Chris Paul ve Blake Griffin üst üste sakatlandı. Devamında Portland bu seriyi 3 maç üst üste kazanarak 4-2 galip tamamladı. Sonraki turda Golden State Warriors ile eşleştiler ve bu sezonu burada bitirmek zorunda kaldılar. Golden State seriyi 4-1 kazandı. Fakat Portland’ın bu beklenmedik ve şaşırtıcı performansı uzun süre konuşuldu.

Boston Celtics
Bu konuda karşımıza çıkan bir diğer takım; Boston Celtics. Ellerinde genç ve potansiyele sahip bir koç ve gelişime açık bir kadroları olmasına rağmen, kimse onlardan yüksek sıraları zorlamasını beklemiyordu. Boston sezonu Isaiah Thomas’ın üstün performansıyla açtı. Gerçek anlamda bir saha içi lideri ve önemli bir yıldız haline gelmişti Boston için. Bunun yanında Avery Bradley ve Jae Crowder gibi iki yönlü isimler oyunlarını hem hücum hem de savunma anlamında bir üst seviyeye çıkarmıştı. Sezonu uzun süre Doğu Konferans’ında 3. sırada olarak götürdüler fakat sezonu 48 galibiyetle, 3. sıranın galibiyet sayısına eşit şekilde, 5. sırada tamamladı. 
Play-off’ları ilk turda elenerek kısa kesmek zorunda kaldılar. Atlanta Hawks seriyi, Paul Millsap’in üstün performansı sayesinde, 4-2 alarak Boston’ı eledi ve bir sonraki tura geçme hakkı kazandı. Buna rağmen gelecek sezon için Boston fazlasıyla umut verdi.

Beklentilerin altındaki performanslar
2015-16 sezonunda beklentileri karşılayamayan birçok takım vardı, fakat baktığımızda, tam anlamıyla hayal kırıklığı yaratan iki takım vardı; Chicago Bulls ve Houston Rockets.

Chicago Bulls
Chicago adına her şeyin dağılmasının sebebi sakatlık problemleriydi. Jimmy Butler tüm sezon sakatlıklarla boğuştu. Sezonda sadece 67 maçta forma giyebildi. Bunun yanında Derrick Rose’un sakatlığı sonrası, bu sezon toparlanabileceği düşünceleri vardı insanların akıllarında, fakat öyle olmadı. Derrick Rose herhangi bir gelişim göstermedi. Aksine dış atış ve saha içi yüzdeleri düşüşe geçmişti. Bu gibi etkenler bir araya gelerek Doğu’yu ilk 4’te bitirmesi beklenen Chicago’yu Play-off dışı bıraktı.

Houston Rockets
Bir diğer hayal kırıklığı ise Houston’dı. Sezon başında kadrosuna üst düzey bir gard olan Ty Lawson’ı dahil edip, James Harden’ın üzerindeki oyun kurma sorumluluğunu biraz azaltmayı amaçlamışlardı, fakat bu ters tepti. Sezonu büyük hayal kırıklıklarıyla açan Houston, öncelikli iş olarak koçları Kevin McHale ile yolları ayırma kararı aldı. Bunun üzerine yardımcı koç J.B. Bickerstaff, takımın koçu haline getirildi. Bunun iyi bir sonuç doğuracağını ummuşlardı fakat umdukları gibi olmadı. Zaten kötü olan kimyaları daha da kötüleşti. Kimse birbiriyle anlaşamaz hale geldi. Sanki sahaya direktif almadan çıkmışlardı. Sezon boyu süren bu kötü gidişat sebebiyle bir sonraki fatura, Ty Lawson’a kesildi. Houston kontratını feshetti. Bu işlemin de takıma herhangi bir katkısı olmadı fakat Houston şanslı bir şekilde, Batı Konferansı’nda 8. sıradan Play-off’a girmeyi başardı. İlk turda Golden State Warriors ile karşılaştılar ve seriyi 4-1 kaybederek sezonu kısa kestiler. 4-1’lik seride alınan tek maç, James Harden’ın son saniye basketiyle geldi. Bu basket sonrasında yedek kulübesinin tepkisi onlar için sezonu özetler nitelikteydi.

Güncelleme Tarihi: 26 Ağustos 2016, 10:45
YORUM EKLE
YORUMLAR
Utku gülşen
Utku gülşen - 8 yıl Önce

Kıbrıs gazetelrinde böyle bir yazı...çok tuhaf...tebrik ederim yazanı da yayınlayanıda...

Levent Cebeci
Levent Cebeci - 8 yıl Önce

Kafa karişikligi yaratmadan çok iyi anlatilmiş sezon.

Numan karaca
Numan karaca - 8 yıl Önce

Cok guzel bir yazı, portland kısmı cok iyi olmus

Binnaz Ok
Binnaz Ok - 8 yıl Önce

Sezon cok guzel ifade edilmis. Kaleminize saglik Bora bey.

SIRADAKİ HABER

banner608

banner473